Ülke insanını sokaklara döken mal can ve ülke güvenliğini tehdit altına sokan her türlü şiddeti yöntem olarak seçen bu kalkışma artık tahammül sınırlarını zorlamış mazur ve makul sınırları çoktan aşmıştır.
Bu kalkışma meşru masum hak talepleri ile ilgiyi kopararak her türlü terör örgütü kışkırtmasına mezhep temelli kılıfla iktidar karşıtı boyutunu geçerek Türk devletine meydan okuma denemelerine dönüşmüştür.
İslam ülkelerinde ki baskı rejimleri karşıtlığı ile Kuran sünnet temelli var olan müslüman kardeşler teşkilatı sorosun manivelası olamaz.
Tezgah ve tuzakları görmek için kahin olmaya gerek yoktur. Suriye'de ki özgür ordu yapılanmasına sünni mesnet ülkemizde mezhep temelli kalkışmayamı dönüşmüştür? Farklılıklarımız zenginlikten emperyalistlerin düşmanlık manivelasına asla dönüştürülemez. Bu alçak niyetlere yataklık yapmak, meydan okumak hiç kimsenin ne haddidir nede hakkıdır.
Soğuk savaş dönemlerinin komünist dayatmasının humuslu beslenme alanı olan alevi kardeşlerimiz bugün başka türlü emperyalist niyetlere karşı safralarını atmalı, asla oyuna gelmemelidirler.
Gündelik hayatımızda emsalsiz birlikte yaşama kültürümüz her türlü fitneye karşı kalıcı geleneksel refleksler oluşturmalıdır.
Başkalarının bahçesine girme hakkını kendinde bulanlar kendi bahçelerinde fitneye davet çıkarmazlar mı?
Gerek ülkemizde gerekse inanç kültür coğrafyamızda tarihi ortak aklı harekete geçiren refleksler koyamazsak yeni cok acı bedeller ödemek zorunda kalırız.
Her türlü farklılığımız enerji ve hayat kaynagımız olmalıdır. Bölgemiz ve Türkiye ABD, Rusya, çin, AB ve onlarca ülkenin emperyalist arenası olamaz. Her türlü emperyalizme geçit vermemeliyiz.