Bugün 26 Ağustos 2013 bundan 942 sene önce Malazgirt ovasında Sultan Alp Arslan’ın başında olduğu Selçuklu Ordularının Bizans’a karşı kazandığı kesin zafer ile Anadolu gelecek 1000 seneye damgasını vuracak Türk varlığını kendiyle bütünleştirmiştir.
Bizans’ın başında sefere çıkan Romen Diyojen’in Malazgirt’e gitmesinin asıl amacı İsfahan’a(İran’a) kadar giderek Büyük Selçuklu Devletini yıkmaktı. Bunu önceden sezen ve atalarından miras olarak kalan devleti ilelebet yaşatmak isteyen Sultan Alp Arslan 26 Ağustos Cuma sabahı kalktığında kendi ordugahının 7-8 km uzağında düşman birliklerinin ovaya yayıldığını gördü. Yanındakilere şehit olduğu taktirde vurulduğu yere gömülmesini vasiyet etti. Komutanlarının savaş alanından kaçmayacağını anlayan askerlerin maneviyatı arttı. Askerlerinin Cuma namazına İmamlık eden Sultan Alp Arslan atına binip ordusunun önüne çıkıp moral yükseltici ve maneviyat artırıcı kısa ve etkili bir konuşma yaptı. Allah'ın Kur'an'da zafer vaat ettiği ayetleri okudu. Şehitlik ve Gazilik makamlarına erişileceğini söyledi. Ordusunun tamamı Müslüman olan ve büyük çoğunluğu Türklerden oluşan Selçuklu ordusu savaş pozisyonuna geçti. Ve günün sonunda zafere ve Komutanlarına tamamen inanmışlık içerisinde savaşan Selçuklu Ordusu Bizans Orduları Baş Komutanı Romen Diyojen’i de yaralı olarak ele geçirerek Malazgirt’ ten Dünya’ya Anadolu’nun Türk’ün yurdu olduğunu haykırmış ve 1000 yıllık kardeşliğin temellerini atmıştır. Malazgirt Dünya Harp tarihine sadece basit bir savaş olarak girmemiştir. Dünya Sultan Alp Arslan gibi dahi ve inanmış bir komutanı ve şanlı bir orduyu da tanımıştır. Malazgirt Dünya Harp tarihine sonuçları açısından bakıldığında çok büyük etkileri olmuş, geleceğin şekillenmesinde çok büyük bir rol oynamıştır. Malazgirt Türk Milleti’nin Anadolu’da ebediyen kalışını kesinleştirmiş ve her zor anda hatırlanarak yeniden zafere inancı sağlamıştır. Bu savaştan sonra Türk boyları Anadolu’ya akın akın gelerek yerleşmiş Anadolu’nun Türkleşmesini ve İslamlaşmasını sağlamıştır. Ancak o gün ordunun büyük bir çoğunluğu genç iken bugün içinde bulunduğumuz durumda gençliğin değil bir Malazgirt savaşı kendine karşı yapılan psikolojik ve tarihsel saldırılara dahi karşı koyacak gücü ve tâkâti yoktur. Alp Arslan diyor ki:” Biz Türkler temiz Müslümanlarız, bidat nedir bilmeyiz, onun İçin ALLAH bizi Aziz kıldı.” ancak bugün bu sözün geçerliliğinden söz edemeyiz çünkü geleceğimizin teminatı olan gençliğimiz ne atalarından haberdardır ne de atalarının geçmişte yaptıklarını bugün gerçekleştirebilecek gücü kendinde bulmaktadır. Gençliğimizin bir an evvel kendini tanıması ve Sultan Alp Arslan’ın ordusundaki yiğitler gibi bir inanmışlığa sahip olarak cehaletle savaşını başlatması gerekmektedir. Milletimize oynanan oyunların hesabını ise bir an evvel sormalıdır.
O gün kendinden sayıca 2.5 kat fazla bir orduya karşı zafer kazanan atalarımızın yaptıklarını bugün biz de tekrarlayabiliriz. Ama bugün düşman karşımıza Eşbaşkan, Çözümcü, Süreççi, teröristle pazarlık masası kurarak ve kardeşlerine yapılan katliamları görmezden gelerek çıkmaktadır. Bunun için yapmamız gereken Liderin arkasında safları daha da sıklaştırarak durmadan, yılmadan, yıkılmadan ve araya fitnenin girmesine izin vermeden çalışmak ve zaferi elde edebilmektir. ZAFER İNANANLARINDIR.
Ümit ÇALIŞKAN