MHP lideri Devlet Bahçeli, son dönemin en sert konuşmalarından birisine imza attı. Diyarbakır'da Türk bayrağının indirilmesi, Diyarbakır'daki Çözüm Süreci Çalıştayı ve terör örgütü PKK'nın son dönemde artan eylemlerini değerlendiren Bahçeli, "inlerine gireceğiz" diyen Erdoğan'ın kendisinin "ine girdiğini" söyledi.
İşte MHP lideri Bahçeli'nin çok sert grup konuşması;
Hece hece varsa vicdanlarını kelime kelime varsa beyinlerini başbakanın kullanımına devretmişler. Hisleriyle konuşan Bakan’a da montaj daha önceden malum olmuştur.
Son vuruşu da TÜBİTAK yapmıştır. Başbakan parlak zekalı oğluyla konuşmasını dublaj montaj diye reddetmişti. Daha sonra devletin kriptolu telefonlarını dinlediler demişti. Makaracı bakan da konuşmasını reddetmişti ama konuştuğu gazeteci doğrulamıştı.
Gerçekler elbet bağımsız ve tarafsız mahkeme nezdince çıkarılacaktır. O zaman el mi yaman bey mi yaman ortaya çıkacaktır. Başbakanı bakalım TÜBİTAK mı kurtaracak ve millete küfrederek hazineyi boşaltan işadamları mı kurtaracak.
Başbakan hükümeti ülkemizin milli güvenlik duvarlarını yıkmaktadır. Bölücülük kontrolsüz şekilde yayılmaktadır. Merhum Kazım Karabekir’i hiç kimse milletimizin hafızasından çıkaramayacaktır.
“ÇÖZÜM SÜRECİNİN TEK KAZANANI PKK”
Hükümetin tavizkar tutumu PKK’yı yüreklendirmektedir. İhanet süreci PKK’ya silah vermiş, bomba sunmuş öldürmeye teşvik etmiştir.
Hükümetin yanlış tercihleri vahim neticeler doğurmuştur. Başbakan çözüm dedikçe PKK çözmeye yeltenmiştir. Bin yıllı kardeşlik hedef alınmıştır.
Oslo, Kandil İmralı arasındaki temas trafiği hızlanmıştır. Geçmişten bugüne kadar çözüm süreci ile ilgili tüm beyanları yalan çıkmıştır.
Başbakan çiçek böcekle uğraşırken PKK yılan ve çıyanları mağaralara doldurmuştur. PKK, çoluk çocuk demeden dağa insan kaldırmıştır. Başbakan’a baksak, çözüm süreci umut yolculuğu idi. Demokrasi kazanacak, evlatlarımız kazançlı çıkacaktı. Açık açık ilan ediyorum ki sürecin tek kazananı PKK olmuştur. Başbakan’ın hanesine ziyan edilen yıllar düşmüştür.
"İNEN BAYRAĞIMIZ EŞKIYA SÜRÜSÜ TARAFINDAN SÜRÜNMÜŞTÜR"
Son günlerde Diyarbakır başta olmak üzere bölücü saldırılar başbakan ve hükümetin sunduğu imkanlardan ilham almaktadır. PKK tabela asmakta, yol ve kimlik kontrolü yapmakta, haraç almaktadır. İnsanlarımız kaçırılmaktadır. Karakol ve baraj inşaatlarına eylemler düzenlenmektedir.
Bağımsızlığımızın sembolü, kardeşliğimizin timsali bayrağımız çekildiği gönderden indirilmektedir.
BAYRAĞIMIZ İNDİRİLDİ
Ölen PKK’lıların ardından doğu hava sahamızı koruyan komutanlığın etrafı sarılmıştır. Bir hain komutanlığın bahçesine girmiş ne acıdır ki şehidimizin emaresini şerefsizce indirmiştir.
İnen bayrağımız eşkıya sürüsü tarafından yerlerde sürünmüştür. Erdoğan bu olanlardan dünkü sözlerinden başka en ufak bir rahatsızlık duydun mu asker bedel ödeyecek diyorsun da asıl bedel ödeyecek olanın sen olduğunu niye söylemiyorsun. Oturduğun yerden sinsi sinsi gülerek hadi evlatlar biraz daha gayret edip nasıl olsa finale ulaşıyoruz diyen alçaklara serveti mi gösteriyorsun.
İSTİFA EDECEKLER Mİ?
Sancak düşerse bayrak düşer. Komutanlıkta hiç mi duyarlı, helal lokma yememişi bir asker çıkıp da şerefsize günün göstermemiştir. Türk bayrağını korumaktan aciz komutan nerededir, pilotlar nereye uçmuştur?
Komutan ve Genelkurmay Başkanı istifa edecek kadar onurlu olmayı bilecekler midir? Genelkurmay Başkanlığı’nın açıklaması özrü kabahatinden büyük olduğunu göstermektedir.
"ÇÖZÜMÜN BATSIN"
Ey Kandil sevdalısı senin açılımın bu mudur?
Milet bölünürse çözüm gerçekleşecek öyle mi?
PKK affedilirse barış hakim olacak, Kürdistan kurulursa barış hakim olacak öyle mi?
Batsın senin çözümün batsın senin barışın, yerin dine geçsin senin özgürlük anlayışın kahrolsun sizin süreç fitneniz.
BAYRAK İNİYORSA İŞGAL VAR DEMEKTİR
Türk Bayrağı’nın indirilmesi çok hazin bir durumdur. Bir travmadır. Bayrak iniyorsa işgal var demektir. Şehitlerin emaneti bu kutsal vatan soysuzların ittifakına sahne olmuştur.
Vatanın bir bölümü fiilen terör örgütünün hakimiyetine teslim edilmiştir. AK Parti’ye oy veren yurttaşlarımıza sesleniyorum: Artık tehlikeyi görün, artık vahametin farkına varın. Başbakan Erdoğan ve hükümetinin Türkiye’yi uçuruma sürüklediğini görün ve tavır alın. Erdoğan’dan cumhurbaşkanı olamayacağını Allah için gösterin ve haykırın. Çanakkale’de denize gömdüklerimiz bugün mevki ve koltuk sahibidir.
"PKK’YA YENİDEN UMUT AŞILANDI"
PKK çalıştayına katılan yıkımdan sorumlu başbakan yardımcısı yeni bir yol haritası üzerinde çalıştıklarını açıklamıştır. PKK’ya tekrar umut aşılanmıştır.
“AL GÜNEYDOĞU’YU, VER ÇANKAYA’YI”
Başbakan İmralı canisi ile doğrudan doğruya pazarlık yapmaktadır. Başbakan Erdoğan Cumhubaşkanı olabilmek için İmralı canisine yanaşmıştır.
Başbakan, İmralı canisi ve çetesine ilk etapta özerkliği vaat etmiş, affı müjdelemiştir. Bunun karşılığında ise iktidarda kalmayı istemiştir. AKP ve PKK arasındaki ilişki kısaca şudur: Al Güneydoğu’yu, ver Çankaya’yı; al özerkliği, ver Çankaya’yı; al şerefi ver şerefsizliğidir.
BAYRAK KRİZİ
* Bayrağımız şerefsizce indirilmiştir. Bayrağımız eşkıya çevresi tarafından yerlerde sürünmüştür. Asker komutan bedel ödeyecek de asıl bedel ödemesi gerekenin sen olduğunu niye söylemiyorsun. Yoksa oturduğun yerden sinsi gülümseyerek hadi evlatlar yaklaşıyoruz mu diyorsun.
* Bayrağımız bahçeden güpegündüz gasp edilen bayrağımızdır. Sancak düşerse vatan da düşer.
* Orada hiç mi duyarlı hiç mi kalbinde vatan sevgisi olan bir askerimiz yoktu.
* Bayrağını muhafaza edemeyenler hava sahamızı nasıl teminat altına alır?
* Bayrağı koruyamayan komutan silah çeken teröriste ne yapacak?
* Genelkurmay vaziyeti kurtarmak için 24 saat sonra açıklama yapıyor.
* Bayrak inerken soğukkanlı olabiliyorsanız namus ve şeref de elden giderken soğukkanlılığı elden bırakmazsınız.
* Alnı çatında devrilmesi haktır hukuktur
Editör: TE Bilisim