1912-1913 yıllarında meydana gelen Balkan Savaşları’nda kolera salgınından ölen 4 bin askerden sadece 40’ının mezarı biliniyor. Diğerlerinin ise Çatalca’nın Ömerli köyünde gömülmüş olabileceği düşünülüyor.
Balkan Savaşları’nda Osmanlı’ya yardım eli uzatan ülkelerden biri Hindistan’dı. Aralarında bugünkü Hindistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Hamid Ensari’nin amcası Dr. Muhtar Ahmet Ensari’nin de bulunduğu Hindistan’ın Kızılay’ı Hilal-i Ahmer Cemiyeti, savaşta yaralanan Osmanlı askerlerini tedavi etmek için Hadımköy’de bir hastane kurdu. Bunun yanı sıra iki çeşme ve bir cami yaptırdı. Ne var ki cami 1970’lerde yıkıldı, çeşmeler de bakımsızlıktan çökmek üzere. Hastanenin bulunduğu bölgede şehit olan 4 bin askerin kabri ise bilinmiyor. 1912-1913 yıllarında meydana gelen savaşlarda kolera salgınından ölen 4 bin askerden sadece 40’ının mezarı biliniyor. Kayıp şehitliğin Ömerli köyünde olabileceği iddia ediliyor. Fatih Üniversitesi araştırma görevlisi Kasım Bolat, Çatalca muharebelerinde 4-5 bin askerin şehit olduğunu ve Balkan şehitlerinin tamamının yerinin bilinmediğini belirtiyor. Bolat, “Çatalca muharebeleri Çatalca, Silivri ve Hadımköy civarında meydana geldi. Savaş sırasında kolera salgını olduğu için ölen askerler bulundukları yere kireçlenerek gömüldü.” diyor. Balkan Savaşı’nda ölenlerin sayısı belli değil. Bazı kaynaklarda 10 bin, bazılarında ise 15 bin olarak geçiyor. Bolat, bu şehitlerin yerinin belli olmadığını hatta Gazilertepe Şehitliği’ndekilerin Balkan Savaşı’nda mı yoksa 1877-1878 Savaşı’nda mı şehit olduklarının bilinmediğini ifade ediyor.
Ömerli köyünün eski imamı Ahmet Öksüz, o zamanlar yaptırılan caminin 1975 yılında yıkılarak yerine aslına uygun olmayan bir yapının inşa edildiğini aktarıyor. Öksüz, şöyle konuşuyor: “Ben geldiğimde cami yeniden yapılmıştı. Ama kitabesi kayıptı. Bir gün köylülerden biri bir evin bodrum katında eski bir taş olduğunu söyledi. Baktım, caminin kitabesi. Ben de bu kitabeyi caminin dış cephesine yerleştirdim.” diyor. Bir diğer yıkılan yapı, Çörtlen Suyu Çeşmesi ise şu an otopark olarak kullanılıyor. Son 15 yıla kadar bu çeşmeden su aktığını belirten Öksüz, çeşmenin Arnavutköy Belediyesi tarafından restore edildiği bilgisini paylaşıyor.
Savaş hatıraları üç kıtayı bir araya getirebilir
Uşak Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. A.Çağlar Deniz, bölgede bir tarih parkı yapılarak buranın koruma altına alınması için Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’na (TÜBİTAK) proje sunmuş. Deniz, projesinde Hindistan Hilal-i Ahmer Heyeti’nin bıraktığı eserlerin aslına uygun olarak restore edilmesi ve 100 yıllık kayıp şehitlik için Ömerli vadisinde bir kazı yapılması gerektiğine dikkat çekiyor. Deniz, 4 bin şehitten yaklaşık 40 tanesinin Hadımköy ve Gazilertepe şehitliklerinde bulunduğunu, geri kalanının ise akıbetinin belli olmadığını aktarıyor. Deniz, “Servet-i Fünun dergisine göre bu hastane Hadımköy’de. Topografik yapı da bunun Ömerli’de yapıldığını gösteriyor. Muhtemelen bu köyü kimse bilmediği için Hadımköy zikredilmiş olabilir. Ayrıca 1970’lerde caminin yanında yapılan kazıda asker elbisesi, düğme, kılıç, tabanca gibi şeyler bulunuyor. Bu kalıntılar, cami ve çeşmenin bu alanda bulunması ve istasyona yakınlık düşünüldüğünde şehitlerin Ömerli vadisinde bulunma ihtimali yüksek.” diyor. Deniz, savaş hatıralarının üç kıtayı bir araya getirebileceği kanaatinde. Çanakkale’de olduğu gibi burada da tören yapılabileceğini düşünen Deniz, “Bu törende o zaman Hindistan sınırları içinde bulunan bugünkü Hindistan, Pakistan ve Bangladeş’in yanı sıra Bulgaristan, Yunanistan, Sırbistan, Romanya, Karadağ bir araya getirilebilir. Çünkü dedeleri gelip burada bizzat savaşmış ve yardım göndermişler. Hatta Mısır da heyet göndermiş.” diyerek, diplomatik ilişkilerle üç kıtanın bir araya gelebileceğine işaret ediyor. Balkan Savaşları’nda Osmanlı’nın tek zaferi olan Çatalca muharebelerine gereken önemin verilmediğine vurgu yapan Deniz, Hadımköy ve Arnavutköy’de konut ve sanayi yapılaşmasının artmasından dolayı tarihi bölgeye zarar gelebileceğini söylüyor. Çünkü 2009’daki imar planında Orta Çeşme, çeşme ve park olarak tescillenirken yeni imar planında yer almıyor.