BEYAZIT'TA YİNE ÜLKÜCÜLER YÜRÜDÜ: TÜRKMENLERİ ÖLDÜREN İLGİSİZLİKTİR



Türk milliyetçileri olarak farklı yaratılmanın, zenginliğinden kaynaklanan, farklı görüşlerimizin gereği farklı karar ve kanaatlerde olmaktır. MHP'de her türlü görevlendirme, atama, kongre sonuçlandıktan sonra bu farklılık sona erer. Verilen karar artık tüm dava mensuplarını bağlar.Bu dava adamı olmanın gereğidir.
Parti emrinde olmak, Ülkücü Türk milliyetçisi olmanın gereğidir. Atama ve kongre sonuçları üzerinden sürekli siyaset yapanlar bindiği dalı keserler Makama ve kongreye takılı kalmak, ihanet sürecine seyirci kalmak kimseye bir şey kazandırmaz. Sonuçları sürekli tartışmak tartıştırmak daha acı zillet ve aşağılanmaya uğramaya yol açmaz mı? Hiç bir mazeret veya gerekçe kötüye gidişatı durdurma konusunda kenardan seyretmeyi haklı kılamaz. Bugün karşılaştığımız ihanet tarihin hiç bir döneminde bu kadar sinsi içten zehirli ağlarını örmemiştir. Dün komünizme karşı verilen kutlu mücadeleden daha önemli ter akıtılması kafa yorulması gerekir. 
MHP lilerce fedakarlık destanı yazılacak psikolojik siyasi bir mücadele bizi bekliyor. Bugün artık şehit kanından daha değerli alimin kaleminin mürekkebi olacak bilgi ile mücadele bizleri bekliyor. Türk milleti mücadele etmeden, iradesi felç edilerek, kutsal değerlerine operasyon yapılıyor. Dili sorgulanıyor! bayrağı indiriliyor! milleti ve bölünüyor! devlet otoritesi eşkıyalarca ayaklar altına alınıyor!
Binlerce yıllık devlet geleneği olan bir millet terör örgütlerinin şamar oğlanına dönmüştür. Bu barış adlı ihanet süreci ile Türk milleti ayakta narkozla ulusları arası etnik ameliyat yapan küresel çetelerin operasyonuna maruz bırakılmıştır. MHP mensupları ülkenin umudu ülkücüler bu aşağılanmaya zillete rezalete asla seyirci kalamazlar. Bu ağır şartlar karşısında görevini yapmayanlara ne şehitlerimiz nede atalarımız hakkını helal etmez ve Allah hesap veremeyiz. Türkiye için kader süreci diyebileceğimiz bugünler kenetlenme birlik bütünlük içinde olma günüdür.
Vurulmak istenen zincirleri kırarak özgür olmanın yolu tehlike tehdit ve ihaneti fark edebilmektir. Bugünlerde bozkurt gibi davranmadıkça çok ağır bedel öderiz asla mazeretler bizi kurtarmaz. Hem demokratik haklarını kullanan, hemde dava adamlığı sorumluluğunu yerine getiren,tribüne asla çıkmayan sahada olanlar olmak zorundayız. Bu görüşü dillendirmek yanlışı ortadan kaldırma mücadelesi elbette devam etmeli ama mevziler terk edilmeden yapılmalıdır. Biz ulvi mukaddes bir davaya inandık şahıslar fani dava kalıcıdır. Kimin ne yaptığını zaten Allah biliyor.Biz doğru işler yapmakla mükellefiz. Kendini ülkücü Türk milliyetçisi olarak tanımlayan herkes MHP deki mevzilerde yerini alacak, halka hakka giden kanallarda olmak zorundadır.