Çözüm süreci adlı barış tiyatrosu dün komünist kanlı örgütlerin, bugün PKK’nın ara sokaklarda ve dağlarda savaş kargaşa ve kan akıtan, ana caddelerde barış söylemi bugün tartışmasız tüm AKP PKK BDP yandaş medyanın küresel çete destekli barış dili olmuştur.
Barış sulh sükun adalet huzurlu yaşamaksa, önce barışı katleden onu alçakça kan akıtarak bozanlara cezasını vermek, mahkum etmek devlet olmanın şeref görevidir. Barışı istemiyorlar diye hayali iftiralarla Türk milliyetçilerine saldırmak, bayrağını, vatanını, devletini ve milletini bölmeye çalışanlara karşı gelenleri karalamak en büyük şerefsizliktir. Ülkücüleri ve onların lideri Devlet Bahçeliyi etkisiz hale getirerek iftira ve hakaret ederek maksada ulaşmak en büyük ihanettir.
Sizin kurulacak yeni federatif yapılarda iş yapma isteğiniz para kazanma sahtekarlığınız sırıtıyor. Hep menfaatlerine secde eden şapka çıkaran bunu da medya mensubu sıfatı ile yapmak basın özgürlüğünün yüz karasıdır.Basın özgürlüğü her yanlışa çanak tutmak baskı görünce yan çizip köşeyi dönüp sıvışmak mıdır?
Sizin yazılarınız tavrınız fikir ve görüşlerinizi bugün buraya dökerek etrafa pis koku yaymak istemiyorum. Bu ülkede gerçek gazeteci basın mensubu sayısının son derece düşüklüğü, tiraj sayılarının azlığı bu meslekteki aşağılık ruh halin aynı zamanda resmi değil midir?
Önünde eğileceğiniz tek adres güç merkezleridir. Bunlar dünkü cuntacılar imtiyazlı elitler, AP,ANAP ve bugünkü siyasal iktidar AKP’dir. Sadece üç kuruşluk menfaat ve ikbal için önünde aşağılık taklalarla utanç manzaralarını ibretle seyrediyoruz.
Bu aşağılık ikiyüzlü ilkesiz meslek ve siyaset mensubu olmayı yarın torunlarınız bile anmayarak sizi sahiplenmeyeceklerdir. Siyasal iktidar sırtını küresel projelere dayamış emperyalist batının ölümsüz olduğuna inanarak zikzaklarla başımızı döndürüyor. Uluslar arası utanç manzaralı izliyoruz.
Dünyada herkes uyuşturucudan beslenen kanlı bir örgütün Müslümanlıktan geçinen bir iktidarı nasıl dize getirdiğini yazıyor ve alay ediyor ama bu ülkede bunun adı barış oluyor. Bir sürü işadamı medya mensubu bu koroya kayıtsız destek vermekle yalakalık yapmakta sınır tanımıyorlar.
Demokrasilerde farklılıklar kendini ifade etme zemini bulur. İnsanlar aydınlatılır ama farklı düşünmek medya dar ağaçlarına siyasi cellatlara idam mezesi yapılıyor. Aşağılık ifadelerle hayasızca karalama iftira seansları başlar.Bu kadar hafızasını yitirmiş eleştirisiz tahammülsüz iki yüzlü ilkesiz medya ve siyaset mensubu olmak Afrika kabilelerinde bile yoktur.
Bütün bu tavırlarla etrafa korku salarak sahte davranışlarla insanları sindireceğinizi mi zannediyorsunuz? Türk milletinin ismini devletinden, bayrağından vatanından silmeye kimsenin gücü asla yetmeyecektir. Bunu bu millete fark ettirmemek için bütün yalanların artık sonu gelmiştir.
Bir millet Anadolu da uyanıyor kendi geleceğine sahip çıkıyor. Şartlar ne kadar zor olursa olsun mutlaka bu millet zorlukları aşmasını bilmiştir. Sizin menfaatleriniz belki sizce daha önceliklidir, ama bu asil necip şerefli milletin kendi geleceği her şeyden üstündür.
Maskeler birer birer iniyor. Türk milleti ile etnik kuyruk acısı olan belki soy gen takıntısı olan millet olmayı sadece gene bağlayan bu soy özürlüler gerçek ırkçılar mağlup olacak bu millet yediden yetmişe kardeşçe bu topraklarda sonsuza kadar yaşayacaktır.
Bölünmeyi dillendirenleri suçlamak tilkice çakalca alçakça bir fitne oyunudur. Küreselleşme bir güce kültüre medeniyete teslim olmaksa biz ancak yüce Allaha büyük Türk milletine teslim olup kendi senaryomuzu yazmaya oynamaya sonuna kadar devam edeceğiz.
Türk’e biçilen kefenleri yırtacak, kurulan siyasal ve medya dar ağaçlarını devirecek, kahramanları bu topraklarda Kürt, Laz ve Çerkez yeden yetmişe Türk analar doğurmuştur.Türk milleti ismiyle tüm dini ve milli mukaddesatıyla bu topraklarda yaşayacaktır.