Pkk ile aynı masaya oturan erg şimdi çıkılmaz bir yolda. Kısasa kısas birbirlerinin attıkları adımları temkinli bir biçimde takip ederken, yönetim ergi Türk Milleti'nin özerklikle ilgili korkularını açıkça anlıyor ve kendisi de çıkacak fırtınadan korkuyor. AKP ye oy verip te pkk ya zerre taviz vermek istemeyen çok insan var. Anlaşma şartları kapalı kutu. Ancak bazı anlaşma şartları piyasaya sızdıkça yavaş yavaş neler oluyor diyen akp camiası ,muhalefetin,özellikle MHP kanadının tepkilerini haklı buluyor. Milliyetçi camiadan Devlet Bahçeliye karşı olanların eleştiri yaparken ,taşları yerinden oynatmamalılar. Özerklik resmen gündeme otururken ,Kürdistan 'ın parçası olmaya yönelik Güney Doğu'da bir bağlantı söz konusu ciddi biçimde gerçekleşirse ,işte o zaman Devlet Bahçelinin yıllarca Ülkücü Hareketi sokağa çıkarmaması mümkün olmayacağı inancını büyük çoğunluk taşımaktadır. Eğer bu cenah sokağa çıkarsa ,bu an ''dananın kuyruğunun koptuğu'' an olacaktır. Aklı başında herkes buna yeni KURTULUŞ HAREKETİ olarak bakmaktadır. Akp de bunu seziyor ve anlıyor.O yüzden günü ileriye sürüklemektedir...
PKK’nın bitmesi için Öcalan ile pazarlık yapmak yerine Türkiye’nin, Cemil Bayık ve Murat Karayılan’ı da İmralı’ya getirebileceğini göstermesi gerekiyor. AKP’yi yönetenler, PKK ile kısmi özerlik konusunda anlaştılar, hatta bunun haritası bile hazırlanıyor. Ama bunu AKP, kendi adamlarına bile açmaya cesaret edemiyor . İlk halka olan beyin takımı kendi arasında tartışıyor.Bundan dolayı gelecek seçimler için belirleyeceği milletvekili adayları üzerinde titiz çalışıyor.AKP hükumeti açılım süreciyle ilgili planlarını seçim öncesi ortaya koymayacağı inancındayız. Bunu yaparsa çok büyük oy kaybına uğrayacağı aşikardır. Hükümet süreci daha çok oyalamayla geçirmek isteyecektir. PKK da, tam aksine taleplerinin seçim öncesi karşılanmasından yana, seçim sonrası yeni anayasa da kayıt altına alınmasını isteyecektir. Zaten AKP nin Suriye politikasında istediği sonucu alamaması , Esad'ın işinin kısa sürede biteceğini söylerken ,işlerin umulanın tersi olması, Esad'ın daha da güçlenmesi akp kanadında ciddi bir eziklik yarattı.
Türkiye de herkes biliyor ki Peşmergeye verilen bu ağır silahlar,Işid ile savaş bitince, o namlular Türk subaylarınca eğitilen Işid karşıtları (pkk,Peşmerge) tarafından resmen Türkiyeye çevrilecektir. Bu hususta iktidar hangi önlemi almıştır ,merak ediyoruz? Suriye savaşından dolayı sınırdan içeri giren herkes ülkemize dağılarak kontrolsüz bir yapı oluşturdular. Şimdi özellikle Güneyde ve yavaş yavaş diğer bölgelerde 5 bin tl ye alınıp satılan Suriye'den gelen göçmen bakirler , bir çok ailenin parçalanmasına sebep oluyor. Hükümet bu meselede sorumsuz. Ülkenin her yerinde 5-6 yaşındaki çocukların dilenciler topluluğu oluşturması ,Suriye'den gelen kadınların insanları rahatsız edecek boyutta davranışlar sergilemeleri, insanımızı umutsuzlaştırıyor. Hükümet kanadında hiç bir çözüm ışığı görülmemekle birlikte ,bizim kendi fakirlerimiz,yığınlarca işçi ,memur sorunlarımız ,emeklilerle ilgili sorunlar ve işsiz yığınlarımızın ne olacağı sorusunu ,bölünmeye çalışılan ülkemizin nereye gittiğinin sorusunu, ilgililere sormak herkesin hakkı değil midir? Hakkariye pkk tarafından vali atanmasına , yönetim ergi ne diyor ,akp ye oy verenler ne diyor , çok merak etmekteyiz?