Anadolu Ajansı muhabiri Harun Kaymaz’ın haberine göre titizlikle bakılan ayıların beslenme ihtiyacı, kış uykusuna yatıncaya kadar görevliler tarafından özel yemlerin yanı sıra armut, havuç, elma, üzümlü ve ballı ekmeklerle gideriliyor. Ayılar, günlerini ormanlık alanda dolaşıp küçük göletlerde yüzerek, birbirleriyle oynayarak geçiriyor...
***
İlke olarak, teröristler dahil kimseye hakaret etmem. Bu itibarla benzetmeyi hakaret kastı ile yapmadığımın bilinmesini isterim ama Hakkâri çevresine kar yağdığı, yani kış geldiği halde PKK militanları dağa çekilmedi! Kartvizitinde “Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı” yazan Ahmet Davutoğlu ise PKK’lıların bir türlü yurt dışına çekilmediğinden şikâyet ediyor ve “HDP’ye ve çözüm sürecinin bütün taraflarına sesleniyorum; eğer çözüm sürecini kararlılıkla devam ettirmek hususunda iyi niyetliyseniz bu iyi niyetinizi gösterin” diye terör örgütüne ricalarda bulunuyordu.
PKK’lılar dağa çekilmek yerine, mesela Şırnak ve ilçelerinde kurtarılmış mahalleler oluşturmaya ve hendek kazmaya başladılar.
HDP’li belediye başkanları da PKK militanlarını kuş sütü ile besliyor zaten!
Terörle mücadele eden subaylar her zaman söylemişlerdir. PKK’nın taktiği kış gelince dağdaki mağaralarına, tabir caizse kış uykusuna çekilerek ateşkes ilan etmek, yaz gelince saldırıya geçmektir.
PKK, birkaç yıldır, bütün taleplerine evet diyen, fakat bu taleplerin gereği olarak tek başına veya HDP ile birlikte Anayasa’yı değiştirecek çoğunluğu elde edemeyen AKP iktidarının seçmen nezdindeki konumunu sarsmamaya büyük özen gösteriyor.
PKK, anladı ki terör yoluyla ulaşamadığı özerklik gibi yakın hedeflerine ancak AKP’yi güçlü tutarak ulaşabilir!
Dolayısıyla, “iyi niyet”lerini göstererek “2015 seçimlerine kadar eylemsizlik” kararını vermeleri zor olmadı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de böyle oldu, önceki yerel seçimlerde de genel seçimlerde de... “Kış uykusu” dediysek, bir gözleri açık yatacaklar elbette... Yoksa PKK, bölgede “alan hâkimiyeti” ni de sağlamıştır!
***
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık ise Ayn el-Arap’tan Malatya’ya gelen Kürtlere her türlü hizmeti vereceklerini belirterek, “Kobani’de zulüm gören, sıkıntı yaşayan bütün Kürt kardeşlerimizin başımızın üzerinde yeri var” dedi. Çalık, “Malatya’da şu anda 10 bin kişilik konteyner kentimiz var. Burada, Suriyeli, Arap ve Türkmen kardeşlerimiz barınıyor” diye konuştu.
Peki can ve namus derdine düşüp geldikleri Türkiye sınırında pasaport sorularak geri çevrilen Irak ve Suriye Türkmenlerinin gerçek durumu nedir? Türkmenler, Telafer ve çevresinden IŞİD tarafından tasfiye edildi. Bunu daha önce Amerikan destekli Barzani’nin peşmergeleri denemişler ama sonuca varamamışlardı. Peşmergeler, Telafer’in IŞİD tarafından işgal edildiği günlerde, kargaşadan istifade ederek, Kerkük’ü tamamen ele geçirdi. Buradaki Türkmenlerin durumu ne oldu?
Onu da Kerkük’e giden CHP heyetinden Afyonkarahisar milletvekili Ahmet Toptaş, arkadaşımız Fatih Erboz’a anlattı. Heyetin raporunda, Türkmenlerin yalnızca IŞİD’in değil Barzani’nin peşmergelerinin de her türlü hakaret ve eziyetini göğüslemek zorunda kaldığı belirtiliyor. Türkmenlerin Güney Irak’a büyük göç verdiğini, 450 bin kişinin yurtlarını terk ettiğini, bunların ancak 60 bininin geri döndüğünü gözlemlediklerini anlatan Toptaş, bölgede 150 bin kişinin kaldığını bildiriyor.
Bu tablo karşısında, özellikle AKP seçmeninin “AKP kimin partisidir? Kime hizmet etmektedir?” diye sorması gerekmez mi?