TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Vural Kavuncu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AK Parti'nin insana hizmet odaklı bir sağlık politikası yürüttüğünü, dünya ile kıyaslandığında Türkiye'de vatandaşların sağlık hizmetlerine daha kolay, kapsamlı ve ucuz ulaşma imkanı bulunduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "hayalim" dediği şehir hastanelerinin sağlıktaki gelişmeleri taçlandıracağını dile getiren Kavuncu, şehir hastanelerinin ferah ve geniş mekanlarda kurulduğunu, son sistem teknoloji ile yüksek standartlarda planlandığını söyledi.
Nitelikli yatak oranı yüzde 60'lara ulaştı
Kavuncu, 17 projenin inşaat çalışmalarının devam ettiğini, diğer projenin de ihale aşamasında olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün geldiğimiz noktada nitelikli yatak oranı yüzde 60’lara ulaştı, 2023 hedefi ise yüzde 100'e ulaşmak. Şehir hastaneleri öncelikle hastanelerimizin bir dönüşüm projesidir. Mevcut projelerde 26 bin yatak olacak, 16 bin yatak ise artış olacaktır. Eski hastaneler, bina özelliği uygun ise kullanılabilecektir."
Şehir hastanelerinin ihtiyaçtan ortaya çıktığını vurgulayan Kavuncu, şunları kaydetti:
"Şehir Hastanelerinde hasta garantisi değil, işlem ve hizmet var. Garanti nedeni ile devletin, milletin cebinden para çıkması olası değil. Bu da çok yanlış bilinen bir konu. Yatak doluluk oranına göre yatmayan hasta sayısı ya da polikliniğe gelmeyen hasta kadar tamamlayıcı bir ödemenin yapılması mümkün değil. Yüzde 70 işlem hacmi garantisi verilenler görüntüleme, laboratuvar, fizik tedavi gibi tıbbi hizmetler ile çamaşır, sterilizasyon gibi destek hizmetleri. Bu garanti sayısı da nihai ihale sözleşmesinin imzalandığı tarihte o hastanede gerçekleşen tetkik ve hizmet miktarının yüzde 70'i olarak belirleniyor. Bugün inşaatı devam eden Ankara Şehir Hastanelerinde yüzde 70 garantiye esas alınan sayı 2012 de o hastanelerde gerçekleşen sayı. O tarihten bu yana nüfusun artışını da dikkate alırsak günümüzde bu rakamın altında kalınması, devletin cebinden boşuna bir para çıkması olası değil. Belirli bir miktarda tıbbi tetkik veya hizmet garantisi bugünkü hizmet alımlarında da zaten uygulanıyor. "
YORUM:
Sayın Başkan, çok değil yaklaşık bir yıl sonra bu sözlerinizi size hatırlatacağız. İnşallah dediğiniz gibidir. Ancak açıklamanızdaki bir iki yeri vurgulamakta fayda var:
1- Devlet Garantisi yok değil. Yine o ballı garantiyi vermeden duramamışsınız. Sadece laf kalabalığında zaten bu garantinin şehir hastanelerinden önce de verildiğini ve bir şeyin değişmeyeceğini söylüyorsunuz.
2- 'Sağlık hizmetlerinde Devlet Garantisi yok ama diğer hizmetlerde var' sözünüz bize Venezuela'yı hatırlattı. Orada da 'sağlıkta devrim yaptık' diyenler neredeyse her mahalleye hastane kurdular. Borçla harçla yapılan bu hastaneler, özel sektöre devredildi. Özel sektör ne yaptı? Ameliyat hastasının üzerine üşümesin diye örtülecek battaniye'den, refakatçı yemeğine dair her şeyi paralı yaptı.İstenilen ücretler bırakın dar gelirliyi orta gelirliyi bile karşılamaktan alıkoydu. Neticede o kent hastanelerinde sadece toplumun zengin kısımları hizmet alıyor. Şu anda ne oldu biliyor musunuz? Devlet Hastaneleri de Şehir Hastanelerine devredildiğinden, ameliyatlık hastalar istenen ücretler nedeniyle gidecek Hastane bulamıyor. Mahalle aralarında ucuz tedavi yöntemleri deneniyor ve sağlık sistemi resmen çöktü.
3- Diyorsunuz ki bu "HİZMETLERDE DEVLET GARANTİSİ VAR" (tetkik, destek hizmetleri vs.). Üstelik de bu garanti 2012'de ödenen Devlet Garantisi ile aynı diyorsunuz... Endişelenmeyelim mi o vakit? Zaten 2012 yılındaki kadar zarara giriyormuş devlet diye mutlu mu olalım? Bunu mu istiyorsunuz?
a) 2012'de Devletin cebinden kaç TL. bu hizmetler için çıkıyordu? Niye telaffuz etmiyorsunuz. Şöyle külli bir meblağ olabilir mi?
b) Hastalar Venezuela örneğindeki gibi Kent Hastanelerine yüksek hizmet ücretleri nedeniyle gitmemeye başlarsa bir B planınız var mı? Bu sefer 2012 rakamlarını bile yakalamazsanız, aradaki farkı devlet ödemeyecek mi? (ödeyecek! aslında bunu siz söylediniz)
Kamuoyu adına konunun fikri takipçisi olacağız ve neticeler geldikçe sitemizden paylaşacağız...
Son söz: Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz! Devlet Garantisi verilen hangi işte devlet zarara uğramıyor? Durum böyle iken, neden hala devlet garantisi verilmeye devam ediliyor? Yandaş tedarikçilerin para kazandığı işi devlet yapsa ve daha ucuza mal etse iyi olmaz mıydı? Sağlık konusu bir devletin temel toplumsal görevidir. Özel sektöre niye bırakılır?