Gazeteci "2008 yılında DP Denizli il kongresinde Erdoğan hakkında, 'Etrafındakileri temizlesen adam kalmaz Tayyip Bey' demiştiniz şimdi fikrinizi değiştiren ne oldu?" sorusunu sorunca, Süleyman Soylu cevap veremiyor, sadece gülüyor ve rezil olan halini "Başka soru var mı?" diyerek geçiştirmeye çalışıyor.
Süleyman Soylu AKP'ye geçmeden önce onunla oturan herkesin Recep Tayyip Erdoğan'a ve AKP'ye ettiği çok ağır hakaretlere dair anısı vardır. Yaptığı el işaretlerine kadar anlatıyorlar. Kaç kişiden, kaç tane ortam anısı dinledik. Gazeteci Ekrem Dumanlı'da bu örneklerden birisini "Çok değil birkaç sene önce, önemli bir siyasî figür gazeteyi ziyaret etti. Daha hoş beş diyemeden Başbakan Tayyip Erdoğan aleyhine verip veriştirmeye başladı. Söyledikleri tenkit çizgisini aşıyor, yaralayıcı noktalara doğru gidiyordu. Dayanamadım, "Keşke bu kadar ağır konuşmasanız, bu kadar sert ve incitici lafların size de ülkeye de faydası yok." demek zorunda kaldım. Pek hoşuna gitmemişti; ama ne yaparsın, iş büsbütün çığırından çıkıyordu. Şimdi durum ne mi? O, şimdi AK Parti'nin önemli adamlarından biri oldu. Söylediklerini hem çevresi unuttu, hem kendisi. İyi ki de unuttu; çünkü ne siyasî nezaket o ağır sözleri taşıyabilirdi, ne kardeşlik hukuku..." şeklindeki cümlelerle köşesine taşımıştı.
AKP'yi savunmak adına şimdi muhalefet partilerine "Metres" diyecek kadar seviyesini kaybetmiş birisidir artık Süleyman Soylu…AKP'yi hırsızlıkla, yolsuzlukla, vatana ihanetle suçlayıp AKP'ye geçen Süleyman Soylu'nun peşini geçmişte söylediği sözler gördüğünüz gibi bırakmamaktadır. Denizli'de kapak geliyor kendisini buluyor işte.
Türk siyasetini Süleyman Soylu,Numan Kurtulmuş, Yiğit Bulut gibi kişiler kalitesiz bir hale getirmektedir. Buna benzer çok isim sayarız ama bunlar Türk siyasetinde dönekliğin sembolü olmuştur. Yakın bir tarihte bunların sembol diye heykeli bile dikilebilir.Hepsini AKP'de buluşturan Recep Tayyip Erdoğan'ın da baş heykel olması da kaçınılmazdır. AKP zihniyet olarak bir dediği diğer dediğiyle tutmayanların partisidir. Bu durumu da AKP'de siyasi felsefe haline getiren Recep Tayyip Erdoğan'dır.
Süleyman Soylu'nun, Numan Kurtulmuş'un,Yiğit Bulut'un söylediği sözler sonrası AKP'ye katılması mı yoksa o sözler sonrası Recep Tayyip Erdoğan tarafından AKP'ye alınmaları mı siyaset erozyonu bilmiyorum. Ama siyaset bunlarla kirlenmiştir. Türk siyaseti büyük bir temizlik istemektedir.
Küçük menfaatler için karakterlerini tartışmaya açtıranlar, yarın daha büyük menfaatler için neler yapmaz ki?
Kimi sorular karşısında gülerek, kimi susarak, kimi yalan söyleyerek hali kurtardıklarını sanıyor.Ama hepsi ya rezil olduğunun farkında değil yada millet balık hafızalı diyerek bir şey olmamış gibi davranıyor.
Dün"hırsızlık, yolsuzluk yapıyor" dediği adamların yanına bir adam niye gider ? Ya kendisi de onlar gibi olmak için ya da onları düzeltmek için gider. Ama 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda kendini parçalayarak hırsızlık ve yolsuzluk yapanları savunan Süleyman Soylu gibilerin niyeti belli olmuştur.
İşte bu yüzden 'Etrafındakileri temizlesen adam kalmaz Tayyip Bey' demiştiniz şimdi fikrinizi değiştiren ne oldu?" sorusuna sadece gülüp bakması bu yüzdendir.
Muhalefet partilerine "Metres" diyecek kadar haddini aşan Süleyman Soylu'nun kime ne olduğunu cümle alem görmüştür.
Sanatçı Hasan Sağındık bir eserinde diyor ya :
"Süleyman ah Süleyman bu ayaklar nasıl ayak,
Yorgana sığdı diyelim mezara nasıl sığacak."
AKP'ye Genel Başkan Yardımcısı oldun da, öbür dünyada ne olursun acaba Süleyman Soylu?