TÜRK MİLLETİNİN ADAYI BİZZAT BELİRLEME HAKKI YOK MU?

 Türk milletinin partilerin milletvekili ve başkan adaylarını bizzat belirleme hakkı, artık lider lütfu olmaktan çıkarılıp, yasal güvenceye alınmalıdır. 

Liderler etrafında oluşan yalaka görüntüleri tiksindiricidir! Liderlerin etrafında koltuk ve ikbal için fırıl fırıl dönen siyasi yalak ve fırıldaklar, bir gün mutlaka geri dönüşüm kutusuna gitmeye mecburdur. 

Selam ülkesi için ilke ülkü ve duruşu olanlara! 

Aday belirlemede; milleti devre dışı bırakan ve liderlerin iki dudağı arasından aday belirleme, AB'nin hangi ülkesinde vardır? Bu yöntem antidemokratik gayri milli haksız ve adaletsizdir!

Her bedeli ödeyen Türk milletinin ortak aklı, adaylarını bizzat belirlemeye yetmiyor da liderlerin iki dudağı ve aklı mı yetiyor? 

Bu sistem, utanç verici, demode olmuş ve çağ dışıdır.Toplumu siyasi gerginlikle kutuplaştırmak, kolay seçim zaferi için ebedi koltuk oyunudur. 

Etnik aidiyet, mezhep vb farklılık ya aileden gelir, ya da Allah vergisi bir zenginliktir. Küresel vecemperyalist etnik fitne oyununa gelmeyelim; iri, diri ve birlik olalım!

Türk milleti, kendi kararlarını verebilecek milli akla, birikime; feraset ve basirete sahiptir. Niçin liderlerin tek kişilik aklı ve iki dudağına mecbur bırakılıyoruz? Dünyada bizim gibi uygulama yapan kaç ülke var? 

İstiklal Harbi, Soğuk savaş dönemi, 15 Temmuz ve Afrin'de Kahraman şehit ve gazileri çıkaran Aziz Türk milleti, seçeceği adayları niçin bizzat kendisi belirleyemiyor, bunu hak etmiyor mu?

Sırtımızda her seçimde birilerini taşıdık... omuzlarımız, ayak ve ellerimiz nasır bağladı... artık ömrümüz vefa ettiği müddetçe ölümsüz ideallerimizi inanç ilke ve Ülkü’müzü Ülke ve millet geleceği için taşıyacağız! 

Siyasetten ikbal, koltuk, nemalanma peşinde koşanın; fişi çekildiğinde konuşmasının inandırıcılığı kalmıyor. O yüzden siyaset bol bol defolu siyasi enkaz üretiyor! 

Kurtuluş; her türlü milli manevi değerin, bilimin, adaletin ve demokratik kuralların aslına ve ruhuna uygun hayatımızda karşılık bulmasına bağlıdır. 

Değerler erozyonu, bitiş, yok oluş ve hüzünlü tükeniştir!

Türk siyasetinin dünkü ve bugünkü saygı değer aktörlerine asla ahlak dışı söz etmeyiz... bu aldığımız aile terbiyesi ve siyasi ahlaka yakışmaz... sadece; ilke, ülkü, ülke, hak ve adalete dair demokratik hakkın kullanımı, yürek feryadıdır. 

Herkes fani, ahiret var... tarihin hükmü var... kimler geldi, kimler geçti; hiç kimse hükümsüz kalmadı!

Sabri Şenel