TÜRKLÜK DÜŞMANLARI
AKP, kanuni ya da kanunsuz her türlü usulsüzlüğü yaparak Türk'e saldırmaktadır. Bu zihniyet aynı zamanda aynı şekilde MHP'ye de saldırmaktadır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e saldırmasının en büyük nedeni, Atatürk'ün "Her şeyden önce ben bir Türk Milliyetçisiyim" demesinden kaynaklanmaktadır. AKP, dünün şanlı isimlerine olduğu gibi, aynı şekilde bu gün Türk Milliyetçilerine de saldırmaktadır. Bu zihniyetin düşman edinmesi için karşısındakinin Türk olması yeterlidir. Türk'e karşı her türlü entrikanın içine giren bu zihniyetin, bu kavgasında BOP eşbaşkanı adı altında maşa olarak kullanılmakta, Küresel Güçlerin yanında emperyalist benlik olma hayaliyle yanıp tutuşurken, öncelikli düşmanı Türklük olmakla beraber İslam'dır.
Türklüğün alacağı her darbe aynı zamanda İslam Dünyasına da inmiş olacaktır. Bu yüzden Türk kavramını etnik olarak tanımlamaya kalkan bu zihniyet, Türk Milletini isimsiz bırakıp 'millet milleti' gibi garabet bir tanımın içine atmaktadır. Veya çok söylenen 'Anadolu Cumhuriyetler Birliği' ya da başka bir isim atfederek Türk Milletini ayrıştırmaktadırlar.
Türkiye'de 36 etnik grup var dedikten sonra, 8'den sonrasını sayamayan bu kara zihniyetin niyeti gayet açıktır. Türk Milleti tarihin her hangi bir noktasında kendine ve başkalarına haksızlık yapan Haçlı Batı zihniyetine her daim ders vermiş, tabiri caizse tokatlamış, kulağını bükmüştür. Türk, Hatta Haçlıları diğer Haçlılara karşı koruyarak, âli cenaplığını göstermiştir. Türk Milletine karşı aşağılık kompleksi içinde olanlar, Türk hükümdarının atının üzengisini tutanlar, fena halde histeri krizine tutulmuşlar, Türk'e karşı nefret duygusunu kinle bütünleştirerek, masa başı oyunları ve içimizdeki kimliksizleri kullanarak kaleyi içten yıkmaya çalışmaktadırlar.
Türk haksızlığa karşı hakkın, yanlışa karşı doğrunun, adaletli olmanın adıdır. Türk Milleti taşıdığı bu meziyetlerden dolayı, tarih boyunca hükmetmiş, yıkılanın yerine bir yenisini inşa etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kıyamete kadar var olacaktır. Türk kurduğu devletlerde her kesimden, her gruptan insanı barındırmış, koruması altına almıştır. Vefa borcu olması gerekenler, yabancı güçlerin kışkırtması sonucu Türk'e ihanetin ortağı olmuş, ondan ayrılmanın, toprak koparmanın derdine düşmüştür. Bu günde aynısı yaşanmaktadır.
Başbakan Erdoğan Kuzey Kürdistan deyince bölücü bülbüller; Kürdistan'ın başkentine gelmesi önemli. Artık niyet yetmez, pratik önemli, diye konuşmuşlardır. Utanmaktan nasibini almamış olan bu zihniyet, Atatürk'ü kendi BOP'çu planlarında argüman olarak kullanmak için ona ait olduğunu söyledikleri sözleri sarf ederek, Atatürk de bölücümüydü? Diye abuk subuk bir soru sormaktadırlar. Bu adamlar hiç düşünmezler mi? Yoksa böyle bir yetileri yok mudur? Anlayın artık Mustafa Kemal Atatürk 1938 yılına kadar iktidardaydı. Onun gibi iktidar olduğu kadar muktedir bir kişi her istediğini yaptırırdı.
Atatürk, 1923'ten 1938'e kadar, AKP iktidarının ve bilimum yardakçısının iddia ettikleri hangi ayrımcılığın tohumlarını atmıştır? Türkiye'yi eyaletlere mi ayırmıştır? Sen Kürt, sen Çerkez, sen Lazsın diye etnik farklılıkları ortaya mı çıkarmıştır? O bütün bunların aksine, bütün etnik grupları Türk başlığı altında milletleştirme yoluna gitmiştir. O tam bir Türk Milliyetçisi olarak fikirlerini hayata geçirmeye çalışmış, ilan ettiği Cumhuriyetin temeline Türk Milliyetçiliğini oturtmuştur.
Bu güne kadar tüm yaptıkları işlerde İslam dinini kullanarak göz boyayıp, aldatanlar, şimdi de yalan, yanlış icraatlarına Atatürk'ü alet etmeye çalışıyorlar. Atatürk döneminde bölücü Kürtçü isyanlar olmuş hepsini de bastırılmıştır. Atatürk, "Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir" diyecek. "Ne mutlu Türküm diyene" diyecek. İktidarda olduğu müddetçe bunların ışığında yol alacak. Birileri çıkıp diyecek ki, 'efendim Atatürk Kürt demişti' onlara muhtariyet verecekti gibi görüşler ortaya atıp, kendi bölme ve bölünme senaryolarına destek yapmaya çalışacaklar. O vakit bu düşüncede olanlara soruyorum, Atatürk böyle bir iş için ne zaman ve nasıl bir adım atmıştır? Baylar boş işlerle uğraşmayın buradan ekmek çıkaramazsınız.
Türklük düşmanları, kimlik bunalımı yaşayan zavallılar, Türk Milliyetçiliğine karşı savaş açmışlardır. Niyetleri yola çıktıkları adamlardan bellidir. Çok sevdikleri, adeta taptıkları Ahmet Kaya'nın dediği "şerefsizlerin ülkesinde" şerefsiz olmayı kabul etmiş benliktir bunlar.
Kimsenin şüphesi olmasın, Türklük yine kazanacaktır.
Sağlıcakla kalın!