YEREL SEÇİMLERDE ÜLKÜCÜLER ÜZERİNDEN ÇİRKİN PAZARLIKLAR

Yerel seçimler yaklaşırken ülkücü hassasiyeti olmayan sadece ülkücüleri vitrin süs olarak kullanmak isteyen oy avcısı koltuk sevdalısı müptezel siyaset dinozorları görev başındadır. Hayatının hiç bir döneminde ülkücülerin partisine oy vermeyen her seferinde bir türlü yolunu bulup başka kapılarda nemalananlar öterken bizden olduğunu beyan edenler bitmeyen ülkücülük pazarlaması peşindedirler.
İnsanların siyasi tercihlerine saygı duymamak mümkün değildir. Siyasi tercihini yapan herkes istediği partide siyaset yapar, bunun kadar doğal insani demokratik,vatandaşlık görevi olabilir mi? Yanlış olan siyasi ideolojik yolculuğuna hasbelkader Ülkücü iklimden başlayan ve kendini süresi ne olursa olsun bir süre orada bağlı gören bu sıfatını sınırsız kullanılmasıdır.
Ülkücü aidiyet hissini ömrünün her siyasi manevrasında ortaya koyarak siyasi nüfus mevki söz hakkı koltuk peşinde koşulmasıdır. Nerede bulunursa bulunsun arada bulunduğu yerleri pas geçip MHP yükseliş ve ikbal kapısı olduğunda hemen gelip baş köşeye oturup bol keseden ahkam kesmesi partinin tapusu,ebedi mirasçısı kendindeymiş gibi mangalda kül bırakmamasıdır.
Partilerin belediye başkan adayı, belediye meclis üyesi adayı için çalışma yaptığı bir dönemde şark kurnazlığı ile tilkice siyasi etik dışı bir tavırla ülkücülük üzerinden koltuk pazarlık ve devşirme hesapları son derece çirkindir. Aslında bu ahlak dışı yol ve yöntemi seçenlerin bir çoğu hiç bizim kümese yumurta bırakmaz hep bizden beslenir geçinir başka adreslerde hayat sürdürür.
Ülkücüler ülkenin bu zor koşullarında mili tanımlama, karşılıksız sevda ve aidiyetlerinin gereğini yerine getirmeleri hassas olmaları gereken zor bir dönemden geçiyorlar. Yoksa yarın çok büyük zillet ve aşağılamalara boyun eğmek zorunda kalırız. Sevdası hareketi ve ülkeyi bir yere getirmek olanların şahsı ikbal kaygıları zavallılıktır. Ülkücüler eleme ve ayrışmaları yaparak çürük elmaları siyasi manevracılar çöplüğüne bırakarak ebedi sevdalarına doğru kutsal mübarek yolculuğa dünya durdukça devam edeceklerdir. Taklacı, fırıldak koltukçu şahsi ikbal hesapçısı zavallılar boyunları bükük olarak kullanılıp atılan bir bulaşık bezi gibi yine arkadaşlarının arasına döndüklerinde artık kimsenin yüzüne bakamayacak şahsiyetler olmamalıdır.
Ülkücüler üç beş kuruşluk dünya mevki makam koltukları için şehitler verilerek mukaddes hale getirilen hareketin manevi şahsiyetini zedeleyemezler. Ülkücülüklerini itibarsızlaştırma çabalarını ve ihanetini biçilen kefenleri yırtmalıdırlar. Şehitlerin ülkücülerin partisi MHP de karşılıksız kalmayı hangi şart mazeret ve gerekçe olursa olsun sandığında kendi oyu bile kalsa MHP ye oy verip sebat etmeyi en büyük şeref olarak görmelidirler.
Ülkücülerin konjonktürel siyasi davranışları onaylamaları, sam amcanın yeni sam yeli güllerine meyil vermeleri, siyasi vitrin ve figüran olmaları asla doğru değildir. Bu şartlarda ülkede bölücülüğün tavan yaptığı bir dönemde MHP dışında olmanın vebalini kimse ödeyemez. Bu siyasal manevra pazarlık ve benzeri hareketler ülkeye ve millete ülkücülere ihanettir.