Etnik bölücülerin, kriptoluların ve siyasal fahişelerin, Atatürk'e ve 1924 Anayasası'na savaş açıp, 1921'in savaş Anayasasına geri dönelim, kürtçeyi resmi dil yapıp, bölgeyi kürdistan yapalım diyenlerin temel argümanı Çanakkale ve Kurtuluş Savaşında kürtler de savaştı yalanıdır.
+++ancak şehirlerden bulduklarını götürüyor, ama yüksek kesimlerde yaşayanlar ya asker vermek istemiyor, ya da bu işke görevli memurların ulaşamayacağı yerlere çekiliyorlardı.
Doğu ve G.Anadolu'da kurulmuş olan Türk beylikleri konusu çok işlendiği için tekrar aynı konuya dönmeyeceğiz. Selçukluların Anadolu'ya geldikleri dönemde şimdiki Misak-ı Milli sınırları dahilinde Kürdlerin yalnızca Diyarbakır'ın belli bir kesiminde ve Hakkari'de bulunduklarını,
Ve Yavuz döneminde ilk defa Kürtlerin İdrisi Bitlisi fermanlarıyla İran'dan Anadolu'ya taşınıp, Osmanlı tarafından Doğu ve Güneydoğu Abadolu'daki Akkoyunlu Türkmen Devletinin topraklarına el koyulup, İrabdan getirilen Kürtlere Araplara ve Acemlere dağıtılmış olduğunu söylemiştik.
Yalnızca Kafkas savaşları sırasındaki marifetleriyle ilgili bazı bilgileri bu kitapta detaylıca bulacaksınız. En zor zamanlarımızda düşmanla işbirliği yapan, ne zaman savaşa girsek arka bahçemizde isyan eden, Türkleri yüzlerce yıl boyunca kendilerine zulmetmekle itham eden,
+++bir halkın Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale Muharebeleri esnasında bize asker vermesi düşünülebilir mi? İngiliz bayrağını Müslüman Türk bayrağına, Rus yönetimini Türk yönetimine tercih eden ve her vesileyle Türk devletinin yıkılmasını can-ı gönülden arzu etmekle kalmayıp,
+++bir de bu amaç uğruna d0şmana yardım edenlerin Türk ordusuna asker vereceğini mi sanıyorsunuz? Şerif Hüsryin'in isyanlarında kürd aşiret reisleriyle yazışmalar yaptığını da mı okumadınız? Şeyh Ubeydullah'ın isyanı sırasında bir Hicaz gizlice Hakkariye gelip kürd aşiret,
++reisleriyle görüşmeler ve anlaşmalar yaptığını belgeleriyle ortaya koyduk. Kürtlerin İranla yapılan savaşlarda, Kafkas savaşlardaki tutumu ve Rus işgalinde hangi tarafta yer aldıklarını da Rus devlet arşivi açıklamıştı. Evet Kürdoloji yalanlarını öğrenmeye hazırsanız; buyrun...
Ahsen Batur'un iki gün önce uçmağ olmasından dolayı 2019 yılında kendi yayınlarından çıkarttığı 470 sayfalık KÜRDOLOJİ YALANLARI kitabının içindekiler bölümüyle birlikte Önsöz ve Giriş bölümünü de paylaşacağım.
"Bir halkın tarihini biraz da onun düşmanlarının yazdıklarına bakarak okumak gerekir." L. N. Gumilev
İçindekiler:
+++ zorunda değilim, kimse de bundan rahatsız olma hakkına sahip değildir!
Tıpkı bunun gibi, siyasi Kürtçüler de kendi gençleri için yazdıkları kürt tarihiyle ilgili kitaplardan dolayı kimseye hesap vermek zorunda değiller!
Vaktiyle yakın doğuda veya Mezopotamya'da Milat Öncesi'nde yaşamış herhangi bir halkı veya onlarca halkın tamamını yahut bazılarını kendilerine ata seçebilirler. Bu konuyla ilgili hayali belgeler, akla hayale gelmedik iddialar ileri sürebilirler. Tamamıyla kendilerini bağlar.
+++Nasıl inanmak istiyorlarsa, öyle inanırlar. Kendileriyle aynı ülkenin belli bir kesimini paylaşıyor olmam hasebiyle, bunlar beni fazla ilgilendirmez. Kendi tarihlerini tamamen hayali bilgiler ve iddialar üzerine kuruyor olmaları da onların problemi.
Ama romantik ve hatta militan tarihcilik, işi " bu topraklar tarihen bize aitti; sizler gelip topraklarımızı işgal ettiniz"; Kürtler 10 bin kişilik bir orduyla gelip Alparslan'ın safında yer almasalardı, siz Anadolu'ya giremezdiniz; dolayısıyla Anadolu'nun kapılarını +++
+++size bizler açıp verdik" ; " biz de bu toprakların düşman istilasından kurtulması için sizin yanımızda savaştık; şehitler verdik, dolayısıyla bu devletin asli unsuru ve kurucu üyesiyiz..." deme noktasına getiriyorsa, artık bu iddialar beni ilgilendiriyor demektir. Çünkü,
... Çünkü hayali iddialar ile başlayan bu söylentiler, bir süre sonra gençlerin kafalarında "haklılık" fikrini doğurmakta, tarihi gerçeklerle ilgisi olmayan "haklar" talep etmeye kalkışmaktadırlar ki, bu durumda birilerinin çıkıp gerçekleri anlatması gerekiyordu. (Devam edecek)