Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin fikir babası, Türkçülüğün ebedî önderi Büyük Mürşit Ziya Gökalp, vefatının 100. yıl dönümünde bir dizi etkinlikle anıldı. Ziya Gökalp’ın kabrinde yapılan anma töreni ile başlayan program, imza günü ve belgesel galasıyla devam etti.
Türk düşüncesinin en önemli isimlerinden Ziya Gökalp’ın vefatının üzerinden 100 sene geçti. 2024 yılı içerisinde çok sayıda program, yarışma ve sempozyumla, Türkiye’deki bilim ve fikir hayatına yaptığı katkıları değerlendirilen Ziya Gökalp, vefat yıl dönümünde de unutulmadı. Bu yılı, “Ziya Gökalp Yılı” ilan eden Yeni Ufuk dergisinin öncülüğünde düzenlenen faaliyetlerde, Gökalp’ın düşünce ufkunu yeniden keşfetmek ve onu geniş kitlelere tanıtmak amaçlandı.
ZİYA GÖKALP’IN MEZARI BAŞINDA DUA VE ANMA
Büyük Mürşit Ziya Gökalp, vefatının yüzüncü yıl dönümünde İstanbul’daki mezarı başında yapılan törenle yâd edildi. 25 Ekim Cuma Günü, Fatih Çemberlitaş’ta bulunan Sultan 2. Mahmut Türbesi Haziresi’ndeki programda; Kur’an-ı Kerim tilaveti, dualar, konuşmalar ve hayır ikramı yapıldı. Büyük bir kalabalığın eşlik ettiği anmada, Ziya Gökalp’ın torunu Sevinç Karacan ve bazı aile üyeleri de hazır bulundu. Törende, Türk milliyetçisi camianın ileri gelenlerinden Prof. Dr. Yümni Sezen, Prof. Dr. Mustafa Erkal, Prof. Dr. İskender Öksüz söz aldı. Ziya Gökalp’ın mezarı başındaki töreni İstanbul Türk Ocağı ve Yeni Ufuk Dergisi ortaklaşa düzenlerken kurumlarını temsilen Dr. Cezmi Bayram ve Berkan Sözer de günün anlam ve önemine dair açıklamalarda bulundu. Konuşmalarda Ziya Gökalp’ın bilim ve düşünce hayatımızdaki yerine değinildi. Konuşmacılar, Türkiye’nin birçok güncel sorununda çözümün Gökalp’ın fikir ufkundan geçtiğini vurguladı.
“CUMHURİYET’E RUH VEREN ADAM” OKUYUCUYLA BULUŞTU
Ziya Gökalp’ın mezarı başındaki törenden sonra Töre-Devlet Kitabevi’ndeki imza günü etkinliğine geçildi. Dr. Ali Güler’in kaleme aldığı ve Büyük Mürşit Ziya Gökalp’ın vefatının yüzüncü yılı münasebetiyle yeniden neşredilen “Cumhuriyet’e Ruh Veren Adam Ziya Gökalp” kitabı okuyucularla buluştu. Fatih Vefa’daki Töre-Devlet Kitabevi’nde yapılan kitap tanıtımı ve imza günü etkinliği akşam saatlerine kadar devam etti.
ZİYA GÖKALP BELGESELDE ANLATILDI
Ziya Gökalp’ın vefatının yüzüncü yıl dönümünde “Büyük Mürşit Ziya Gökalp” belgeseli de ilk gösterimini yaptı. Yeni Ufuk dergisi tarafından hazırlanan ve yönetmenliğini Berkan Sözer’in üstlendiği belgesel filmde, Gökalp’ın zorluklarla dolu hayat hikayesi ve Türk düşüncesini derinden etkileyen fikirleri mercek altına alındı. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün desteklediği belgesel, uzman anlatımları, arşiv ve güncel görüntülerden oluşuyor. Danışmanlığını Prof. Dr. İskender Öksüz ile Prof. Dr. Vahit Türk’ün yaptığı belgeselde görüşlerine başvurulan uzman isimler şöyle: Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Prof. Dr. Vahit Türk, Prof. Dr. Ali Duymaz, Prof. Dr. Cezmi Eraslan, Prof. Dr. Mehmet Akif Okur, Prof. Dr. İsmail Türkoğlu, Prof. Dr. Serdar Sağlam, Dr. Cezmi Bayram, Dr. Aytekin Ersal, Dr. Ali Güler, Attila Yayım ve İsa Kocakaplan.
Fatih Kültür Sanat Merkezi’ndeki gala programında konuşan Yönetmen Berkan Sözer, bugüne kadar Ziya Gökalp’ın belgeselinin bulunmadığına dikkat çekerek bu durumun Türk milliyetçileri ve devlet kurumları açısından utanç verici olduğu belirtti. Ziya Gökalp’ın Türkiye’de sosyoloji bilimine öncülük etmesinin yanı sıra Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin de fikir babası olduğunu vurgulayan Sözer, “Çağımızda dijital medyanın kendisini çok ilerlettiği bir dönemde yaşıyoruz. Hemen her şeyin, herkesin, mahalle delilerinin bile belgeselinin olduğu bir çağda, Cumhuriyet’e ruh veren adamın 5 dakikalık derli toplu hayatının anlatıldığı bir video bile yoktu. Bunun çok büyük bir ayıp olduğunu düşündük ve bundan utandık.” diye konuştu. Bu ayıbın kendilerini harekete geçirdiğini anlatan Berkan Sözer, sadece belgesel çekerek de Ziya Gökalp’e borcun ödenemeyeceğinin farkında olduklarını ifade etti.
YÖNETMENLER KADRAJLARINI GÖKALP İÇİN KURDU
Ziya Gökalp’ın vefatının 100. yıl dönümü etkinliklerinden bir tanesi de daha önce duyurusu yapılıp jüri süreci tamamlanan kısa film yarışması idi. Ziya Gökalp'ın hayatını ve fikirlerini konu edinen yarışmanın ödül töreni, belgesel galasının hemen ardından yapıldı. Programda dereceye giren yönetmenlere ödülleri verilirken filmler özel gösterimle seyircinin beğenisine sunuldu.
Jüri tarafından birincilik ödülüne layık eserin bulunamadığı yarışmada ikincilik ödülü “Ziya Gökalp Malta’dan Millete Doğru” filminin olurken üçüncülük ödülü “Çınaraltı”na gitti. Törende Yönetmen Soner Demirci’ye ikincilik ödülünü jüri üyesi Neşe Karatay Sarısoy verdi. Yönetmen Gökalp Yamen’in üçüncülük ödülünü ise jüri üyesi Mesut Aytekin takdim etti.
Öte yandan Vefatının 100. Yılında Ziya Gökalp Konulu Kısa Film Yarışması’nda başvuru süreci 16 Ağustos 2024’te sona ermişti. Yarışma hedefini, “Ziya Gökalp'ın vefatının 100. yılında yeniden gündeme taşınması, fikirlerinin ve mücadelesinin tekrar hatırlatılması…” olarak ortaya koyarken, yarışmanın jüri üyeliğini Yönetmen Neşe Sarısoy Karatay, Yönetmen Metin Günay, Yönetmen Raşit Demirtaş, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mesut Aytekin ve Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Atsız Karaduman üstlendi.
ZİYA GÖKALP’IN ŞİİRLERİ NAĞMELERDE HAYAT BULDU
Büyük Mürşit Ziya Gökalp, ilmî ve fikrî çalışmalarının yanında edebî eserler de vermiş ve bir asır boyunca heyecanla okunan şiirler yazmıştı. Yeni Ufuk dergisi, Ziya Gökalp’ın şiirlerini yeniden ön plana çıkarmak ve bu şiirleri Türk müziğine kazandırmak için bu yılın başında “Ziya Gökalp Şiirleri Beste Yarışması”nı duyurmuştu. Jüri değerlendirme süreci tamamlanan yarışmada ödüller, 25 Ekim Akşamı düzenlenen programda sahiplerini buldu. Ayrıca, bestekârlar ödül alan eserlerini sahnede seslendirdi.
Vefatının 100. Yılında Ziya Gökalp Şiirleri Beste Yarışması’nda birincilik ödülü, Ziya Gökalp’ın “Asker Duası” şiirine yaptığı besteyle Savaş Özkök’ün olurken ikincilik ödülü, Gökalp’ın “Çobanla Bülbül” şiirine yaptığı besteyle Macit Güneş’in oldu. Üçüncülük ödülü “Ergenekon Destanı” ile bestekâr Ufuk Kamış’a giderken güftesi Kenan Yavuzarslan’a ait olan “Söz Odur Ki Türk Yurdunu Bir Eyler” eseriyle Cavit Ersoy, Jüri Özel Ödülü’ne layık görüldü.