"Büyük tehlike..."

Türkiye'nin bin bir türlü sorunu var. 

Ancak bu sorunlar çok önemli olmalarına rağmen gündemimize her nedense girmiyor! 

Son günlerde bir yerel seçim döngüsüne sokulduk, bu yüzden varsa yoksa seçim konuşuyoruz... Sanki belediyelerde iktidar olacak partiler sorunları çözecek! 

Ancak konuşmamız gereken çok önemli bir konu var. 

Bu da Türkiye'nin sığınmacılar ve bu konuda iktidarın uyguladığı politikalar yüzünden ağır bir demografik saldırı altında olduğudur. 

Bu yolla Türkiye,Türk Milletinin elinden alınmak (ramak kaldı) isteniyor! 

"Yeni Anayasa"da bu işin taçlandırılmak istenmesinin diğer bir yönüdür... 

Ancak buna karşı millet olarak topyekün durmak zorundayız... Siyasiler böyle yapıyor diye memleketimizi elimizle teslim edecek halimiz yoktur! 

Bu demografik saldırı netice versin diye aile yapımızda saldırı altındadır. 

Halbuki biz evlilik müessesesinin kutsal olduğuna inanan bir toplumuz. İşte şimdi bu evlilik müessesesi ülkemizde adeta çatırdamaktadır. 

Gençler bilerek ve kasten düşürüldükleri "zihniyet bataklığı" nedeniyle evlilikten kaçınmakta, ya bekarlığı veya evlilik dışı yaşamayı tercih etmektedir. Bu örnekler ne yazık ki, çoğalmaktadır. 

Ayrıca eski veya yeni eşleri tarafından şiddete maruz kalan veya cinayete kurban giden kadınlarımız evlenmeyi düşünen genç kızlarımız için kötü örnek olmaktadır. Devletimiz ve yargı organları bu konuda sert tedbirler alarak kadına şiddetin önüne geçmelidir. 

Yine boşanma sayıları da önceki yıllara göre rekorlar kırmaktadır. Bu da üzerine toplumca eğilmeyiz gereken önemli bir husustur. Niye toplumca diyorum? Çünkü her şeyi devletten ve siyasetten beklememeliyiz. Gelişmeler bize toplum olarak kendimizin insiyatif almamız gerektiğini gösteriyor! 

Gençlerin evliliğe yönelmesini engelleyen diğer bir olumsuz neden de ekonomidir. Ekonomik sıkıntılar bir yuva kurulmasına engeldir. 

Yani Türk toplumu evlilik müessesesini kurmakta ve korumakta aşırı bir zorluk içindedir. 

Bu durum yeni nesillerin doğumunu ortadan kaldırmakta ve nüfus artış hızımızı sıfırlamaktadır. 

Demografik saldırının bir boyutu da gençlerin türlü nedenlerle evlenemiyişidir. Bunun önüne geçilmelidir. 

Devlet bu konuda yeni uyanmış halkımız ise sorunun acıtıcılığının hala farkına varamamıştır. Devletin evliliği teşvik için verdiği krediler bu nedenledir ama geç kalınmıştır. 

Gençler evlilikten korkmayınız! 
Evlilikte hayır vardır! 
Unutmayın çocuklarınızın yegâne ve tek güvencesi önce Allâh'tır sonra da Türk Milleti ve Türk Devleti üzerine düşeni hakkıyla yapar... 

Evlilik çağına gelmiş kızlarımız delikanlılarımız evleniniz ve çoluk çocuğa karışınız! 

Unutmayın "bekarlık sultanlık" değildir! 

Analar, babalar, dedeler, nineler, amcalar, dayılar, teyzeler, halalar; çocuklarınızı, torunlarınızı, yeğenlerinizi evliliğe teşvik ediniz... 

Türk Milletinin bir evlâdı olarak feryâd ediyorum... Gelin memleketin demografi yoluyla el değiştirmesine hep birlikte engel olalım. Bunun içinde gençlerimizi evliliğe teşvik edelim. 

Özcan PEHLİVANOĞLU - 04 Mart 2024 / İzmir

Editör: Kerim Öztürk