1837 yılında Harşit köyü Kürtün nahiyesine bağlı idi.
Harşit köyü Tirebolu arası mesafe 8 saat iken Harşit köyü Torul arası mesafe 15 saat idi.
Mesafe nedeni ile 1915’te Harşit köyü Torul ilçesi Kürtün nahiyesinden ayrılarak, Tirebolu'ya bağlandı ve nahiye yapıldı.
Harşit nahiyesi 1922 yılında tekrar Torul ilçesine bağlandı.
25 Mayıs 1990 yılında Tirebolu'dan ayrılarak adını Doğankent olarak değiştirip ilçe oldu.
Fol köyü 1954 yılına kadar Kürtün nahiyesine bağlı iken referanduma giderek Kalınçam adını alıp Tonya ilçesine bağlandı.
Kalınçam köyünün Erikbeli ve Sazalanı yaylalarının bir kısmı ile beraber 7 yaylası vardı.
Kürtün ilçesi Bağlama köyü sınırları içerisinde yer alan Alaca yaylası pazar yerine açılan mülkiyet davasını Bağlama köyü kaybetti.
Mahkeme kararı sadece Alaca yaylası pazar yeri için geçerli iken, Kürtün'ün Kırgeriş, Bağlama ve Damlıköy topraklarının yarısı Cumhurbaşkanı kararnamesi ile Şalpazarı Gökçeköy'e bağlandı.
İtiraz mahkemesi halen sürüyor.
Günyüzü ve Üçtaş köyleri Kürtün'den ayrılıp Doğankent'e bağlanmak için referanduma gitti ve referandumdan çoğunluğu ayrılma yönünde oy çıktı.
Gümüşhane il genel meclisi bu talebi ret etti.
Günyüzü ve Üçtaş köyleri bu kararı mahkemeye taşıdı.
Mahkeme kararı henüz açıklanmadı.
Damlı köy halkının tamamı Tonyalı.
Gelevera (Sapmaz), Yukarı Karadere, Tilkicek, Aktaş, Beytarla köylerinin tamamı Güceli.
Kürtün'den ayrılma riski olan köyler ve bu köylere bağlı yayla, dere ve meralar için gerekli önlemler şimdiden alınmalı.
Harşit (Doğankent) gitti.
Fol (Kalınçam) gitti.
Alaca yaylası gitti.
Damlıköy, Kırgeriş, Bağlama köylerinin yarısı gitti.
Günyüzü ve Üçtaş gitmek üzere.
Kürtün bu güne kadar hep kaybetti.
Bu güne kadar aleyhte olan duruma artık son verilmeli.
Kürtün halkı olarak:
Kürtün, geçmişte tamamen Alevi Bektaşi inanca mensup iken, bu gün herkesin sünni ve hanefi mezhebine mensup olduğu ve sünnileştiği halde, Kürtün'de bir tek alevi vatandaş olmamasına rağmen, Kürtün'ün tarihte Anadolu'daki ilk Alevi Bektaşi inanç merkezlerinden olması ve Türk'ün özünü oluşturması nedeni ile Kürtün'e alevi ve sünniler tarafından "dönme" gözü ile bakılıp hizmetten yoksun bırakılıp göçe zorlandığını ve topraklarının çevre ilçelere verilip parçalanıp yok edilmeye çalışıldığını düşünüyoruz.
Sünnilerde, bunlar geçmişte Alevi Bektaşi idi sonradan kılıç zoru ile sünni oldular anlayışı, Alevilerde, bunlar geçmişte Alevi Bektaşi idi şimdi sünni oldular anlayışı hakim.
Ne Alevi ne Sünni olabildik!
Kürtün'ü alevilerde cezalandırdı sünnilerde cezalandırdı!
İNANÇ TERCİHTİR! TÜRKLÜK KADERDİR!
SAFKAN TÜRKOĞLU TÜRK OLDUĞUMUZ ve HER DEVİRDE ve HER ZAMAN DIŞLANIP MAĞDUR EDİLDİĞİMİZ ve HER ŞARTTA ve HER DEVİRDE ve HER ZAMAN TÜRK OLARAK KALACAĞIMIZ DOĞRUDUR!
BİZDEN HAİN ÇIKMAZ! BU KAN O ASİL KANDIR!
Mehmet ASLAN Tınlamaz ÇOLAKOĞLU