Bu büyükşehir elbette beraberinde ilçe belediye başkanlıklarını getirir. Bunu başarmak çok mu zordur? Önce buna inanmak, bunu kafalarda kazanmak bitirmek gerekir. Besmele ile yola koyulmalı bir gönül seferberliği ile girilemeyecek hiçbir gönül bırakılmamalıdır. Bir gönül fethi seferberliği başlatılmalıdır. Bu önce kendi yakınlarımızdan, arkadaşlarımızdan, ülküdaş camiamızdan başlatılmalıdır. Bir helalleşme, halleşme iklimine süratle ihtiyaç vardır. Gece gündüz demeden, bıkmadan usanmadan, ibadet aşkıyla çalışma başarıyı getirir.

 İstanbul başarısına MHP'nin çok büyük ihtiyacı vardır. Bu başarı dalga dalga yurt sathına yayılır. Tetiklenen ülke şaha kalkar. Bunu başarmaya, harekete geçmeye mecburuz. Yaşanan kongre süreci artık geride kalmıştır. Kendimizi öz eleştiriye tabi tutmadan başkalarının hata, kusur ve noksanlıklarını dev aynasına koyarak onun üzerinden kendimize ikbal aramak çağdışı, ahlak dışı bir anlayıştır. MHP ülkenin ve Türk dünyasının umududur. Hata, kusur, yanlış ve eleştiri üzerinden siyaset yapmak ideolojik hareketlerde zemin bulmamalıdır. MHP, Türk milleti var oldukça kıyamete kadar var olacaktır. Eleştirmek için birçok sebep vardır bunun da sonu gelmez. Artık harekete, ülkeye, Türk milletinin geleceğine sahip çıkma çarıkları giyme, yollara düşme, gönüllere girme zamanıdır. Yüce sevdalarla yola düşenlerin apoletlerinin cinsinin, renginin, mevkisinin hiçbir önemi yoktur. Hepimiz başbuğumuzun, şehitlerimizin, ebedi aleme giden tüm mensuplarımızın ve mümin kardeşlerimizin yanına gideceğiz. Yüce, ulvi, mukaddes davalara inananların gerçek makam sevdasının adı rıza baridir. Biz bütün samimiyet gayret ve fedakarlıkla hakkı söylemeye, irşada çalışmaya mecburuz. Kuru cihangirlik davası asla dava adamının tarzı değildir. Allah görüyor, hiçbir şey ondan saklı tutulamaz, kaçırılamaz. Büyük bir aşkla ucunda hiçbir hesap olmadan karşılıksız sevda yürüyüşü devam etmelidir. Gönüllere girmeden, gönüllere talip olmadan, karşılıklı sevmeden başarı elde edemeyiz; etsek bile kalıcı olamayız. Bir dahaki kongreye kadar kongre sonuçları üzerinden ilişkilerimizi anlamlandırırsak yanılırız, hata, eksik yaparız; vebale gireriz. Halbuki biz gönül almaya, kalp onarmaya, vicdan seferlerine geçiş üstünlüklü başlamaya mecburuz. Ülkücüler -mukaddes dava adamları- ilişkilerinin odağına kongre sonuçlarını koyarak irtibat ve geleceklerini anlamlandıramazlar. Sadece kongre sonuçlarına duyarlı ve her halükarda o dönemlerde sahada olma ondan sonra kaybolma anlayışı pragmatik ve ben merkezli sakat bir anlayıştır. Bu anlayışı mahkum etmek, reddetmek, bitirmek zorundayız. Bir sevgi, gönül, kardeşlik seferberliği başlatarak bütün bunların sonucunda ülküdaşlık hukukumuzu tekrar hakim kılarak her başarının altına imza atarız. Sayıca milyonlarca insanın ruh, mana ve sevda dünyasını süsleyen ideallerimiz mutlaka yerel yönetimlere ve merkezi yönetime gelmeli devlet politikası olmalıdır. Bunu en fazla hak eden siyasal hareket MHP'dir. İstanbul, Tuzla'dan Silivri'ye; Şile'den Adalar'a silkelenmeli harekete geçirilmelidir. Bunu başaracak birikim vardır. Gerekli atmosfer oluşturularak başarı elde edilir. Bunun en büyük engeli nefislerdir. Önce nefisler ayaklar altına alınmalı; ehliyet, liyakat, kabiliyet mutlaka ödüllendirilmelidir. Bu şehrin sokaklarında yıllarca bir mesai anlayışı ile gönül kapılarını çalan birisi olarak defalarca seçim kaybetmemize rağmen hiçbir zaman inancımızı yitirmedik. Bugün hala aynı inancı, gücü, kararlılığı kendimizde ve arkadaşlarımızda görüyorum. İstanbul'u Üç Hilal için sokaklara dökmek benim şahsen rüyalarımı süslüyor. Bunu başarmak mümkün değil midir? Buna inanmayan ya inanç tazelesin ya da sessizce kenarda otursun. İnsanları demoralize etmenin hiçbir mantıklı, tutarlı, makul izahı yoktur. MHP'nin ülke çapındaki yerel yönetim başarısını, yerel yönetim bilimsel birikimini, dünya çağdaş kentlilik anlayışını, tarihi kültürel mirası koruyarak büyükşehirlerle buluşturmak; ilçelerde belediye başkanlıkları almak hayal ve rüya değildir. Bunun aksini iddia etmek hezeyandır ve bu harekete ayak bağı olmaktır. Bu kutsal hareketin başarısızlığı üzerinden mevki hesabı yapmak kadar alçak bir anlayış olamaz. Ben ülkücüyüm, MHP'liyim, Türk milliyetçisiyim diyen bir millet evladının bu hareketin başarısını kendi onuru, gururu, şanı, şöhreti ve haysiyeti olarak görmesi şarttır. Aksi takdirde herkes bindiği dalı keser ve çökertmeye çalıştığı yapının altında kalır. MHP'nin çok büyük başarılara imza atacak ortak aklı, hareket hafızası ve tecrübesi vardır. Artık önümüzdeki süreç telafisi mümkün olmayan virajlarla doludur. Bir kazaya kalmadan sürekli u dönüşü yapanların, gömlek çıkaranların istismar alanından bu ülkeyi kurtarmaya; büyükşehir ilçe belediye başkanlıkları ve merkezi hükümeti almaya mecburuz. Bu satırları yazarken herhangi bir ikbal hesabımızın belirleyici sebep olmadığını belirterek hareketin emrinde bir nefer gibi geçmişte itilip kakılmamıza rağmen çalışma yaptığımızı bizi tanıyan arkadaşlarımız iyi bilirler. Sadece bir büyük yürüyüşün başlamasını ve vuslata ermesini, gönüllerde bir sevdanın kor gibi tutuşmasını Türk-İslam ülküsünün fert ve genel hayatımızda milletle buluşmasını arzu ediyorum. Bunun hamallığına, hizmetkarlığına ve çilesine talibiz. Mutlaka ama mutlaka başaracağız, Türk milleti ülkücülerin yerel ve genel iktidarını hasretle bekliyor. Dün olmamışsa yarın mutlaka olacaktır, vakit inşallah bu sefer tamamdır. İnanacak ve inandıklarımızı hayata geçirmek için ter akıtacak, kafa yoracak ve başaracağız.

 Daha fazla oyalanmadan suçlu aramadan özeleştiriyi artık nefsimizle, şahsımızla, vicdanımızla yapma zamanıdır. Artık vakit tamamdır; kıyama kalkmak, ona yönelmek, niyet etmek esastır. Niyetlerimiz halistir. İstanbul bu başarıya hasrettir, bunu hak eden milyonlarca insan vardır ve o gün yakındır. Selam saygı ve dua ile Allah'a emanet olunuz.