YA RAB! Her şeyi bana Sen öğrettin ve beni terbiye ettin. Beni, akıl, irade, vicdan ve bilinçle donattın. Üstelik örnek Resul ve Resulle Vahiy gönderdin. Beni sahiplendin ve ilgilendin. Benim Rabbim oluşunun sevinci ve onuruyla öyle mutluyum ki… Sana hep; “Benim Rabbim, Benim Rabbim” diyeceğim geliyor.
YA RAHMAN, YA RAHİM! Kartvizitine koyduğun iki isim bunlar: Özünde merhametli, işinde merhametlisin. Üstelik rahmeti kendine borç yazdın ve rahmetinle her şeyi kuşattın. Bana da hep Rahmetinle muamele ettin. Şefkat ve merhametin hep benimle oldu. Bütün zor zamanlarımda Senin şefkat ve merhametine sığındım. Sevindim, huzur buldum; “Rahman varsa ne gam” dedim.
YA EKREM! Bana kat kat ikram ettin. Cömertçe verdin de verdin. Okumayı öğrettin. Oku diyerek; “Yaratanı oku, yaratılanı oku, kâinatı, tabiatı, eşyayı, hadisatı, insanı oku. Bunların hepsi ayet, hepsi Kuran… Anlayarak oku, israf etme doğru dürüst oku, bihakkın oku” dedin. Gözümü açtın, gönlümü açtın. Bana hiç hayır demedin. Nimetlerine gark ettin. Elhamdülillah Ya Ekrem!
YA VEKİL! Bana her zaman ve her yerde vekillik yaparak bütün ihtiyaçlarıma yettin. “Hasbunallah ve niğmel Vekil”, Sen ne güzel Vekil’sin. Seni Vekil edinerek arkamı en sağlam zata dayadım, her türlü korku ve kaygıdan emin oldum. “Allah bana yeter” dediğim andan itibaren Senin yardımını almaya başladım. Hep aldım. Sen de hep lütfettin. Güzel Vekil’im.
YA HABÎR! İhtiyacım olan gizli açık her türlü haberi lütfettin. Hiç kimsenin bildiremeyeceği gaybi bilgileri de bildirdin ve haberlerinde zerrece şüphe bulunmadığını gördüm. İyi ki haber kaynağım Sensin.
YA HAMÎD! Senin tek övülmeye layık, övgüleri boşa çıkartmayan olduğunu gördüm. Zatını övmeme hakkıyla karşılık verdin ve her seferinde; “Boşuna övmemişim, keşke biraz daha övseydim” dedim. Elhamdülillah sözünü dilime koydum. Seni övmenin zevkini ve konforunu hep yaşadım. Ancak yine de yeterince övemedim. Buna rağmen eksik övgümü bile lütfunla kabul ettin. Azımı çoğa tuttun, kusuruma bakmadın.
YA VEDÛD! Beni sınırsızca sevdin. Hiç sevgisiz bırakmadın. Senin sevgini bütün hücrelerimde hissettim. Senin fiillerini sevdim, isimlerini sevdim ve Zatını sevdim. “Allah’ım maksadım Sensin ve talebim rızandır” dedim. Ben de ilk önce Seni, ikinci olarak Resulünü, daha sonra da Senin bütün yarattıklarını sevdim. Bana sevgi dolu bir hayat yaşattın. Çok şükür.
(DEVAM EDECEK) Orhan Aslan