Maalesef bir kuşak ah ile vah ile feda edilmiştir. Dağlardaki gözü dönmüş eşkıya, uyuşturucu ile beslenen, fuhuş batağında, satanist ve her türlü kötü alışkanlığa bulaşan gençler bu dönemde yetişmiştir.
Aslında AKP iktidarı birilerini suçlayacağına bu güzelim delikanlı ve genç kızların hayallerini yıkan heba edilen yılların hesabını vermelidir.
Taksim gösterilerine giden ve orada muhalefet adabında ölçüyü kaçıran gençler, gemicik, öncelikli imkanlar, özel ihaleler, mısır ticareti imtiyazı, ve ayrıcalıklı bakan çocuklarını takip ederek büyümedi mi?
İşte burada bastırılmış şuur altı öfke kontrolsüz infiale dönüşerek gösteriler ortaya dökülmüştür.
Herkesin bindiği dalı kesmesi anlamına gelen kör dövüşü sürecine işler dönüşmeden insanlar aykırı düşüncelerini dillendirebilmelidirler.
Muhalefetlerini korkusuzca ortaya koyabilecekleri zeminler süratle var edilmelidir. Bu her türlü enerji sıkışması ile hangi tehlikeli sosyal depreme dönüşür bunu kestirmek son derece zordur.
Mısırdaki Tahrirden Taksime yapılan gösterileri demokratik meşru muhalefet zeminlerinin gerekli ve sürekliliğini zaruret olarak ortaya çıkarmıştır.
