Ülkücülerin vakur demokratik tepkisi yasalar arkasına sığınılarak, izin gerekçesi ile Taksime yürüyüş basın açıklaması ile sona erdi.
Bayrak indirene engel olamayanlar karşısında, yüreklere düşen kor ve infial seli, barikat ve barajla durduruldu. Polisle ülkücüleri karşı karşıya getirme çabaları bu seferde tutmadı.
Bir kez daha anlaşıldı ki; artık ülkücülere sokak değil, iktidar mührü gerekiyor.İstanbul emniyetine ''ülkücüleri yürütmeyin'' talimatını veren siyasi erk, bir gün gelecek bu milletin hesabından ve hükmünden kaçamayacaktır.
O alana bayrak elinde gelerek, yürümek isteyenlere engel olanların, o yüreklere verdiği acı, dalga dalga ülkeye yayılacak ve buradan tutuşan meşale ülkenin uğradığı ihaneti çökertecektir.
Taksime yürütülmeyen ülkücüler, iktidara yürüyecek ve polise yürüme emrini veren siyasi irade MHP olacaktır. Türk devletinin simgesi, bağımsızlığımızın sembolü olan ay yıldızlı al bayrakla, bu ülkede yürüyüş yapmak, yasalar arkasına sığınılarak engellenmek isteniyorsa, burada bir terslik vardır.
Bu tersliği Türk milletinin vicdanına havale ediyoruz Bu hesap burada kapanmaz, AKPyi MHP'nin tek başına iktidar gelme korkusu sarmıştır. MHP tek başına iktidara gelemezse, daha çok bayrak indirme zilleti ve rezaleti yaşamaya devam ederiz.
Bu olumsuzlukları, ve onursuzlukları yaşamak istemiyorsak, gönül seferlerine çıkarak MHP iktidarının yolunu aralamak zorundayız. Taksime yürüyemeyen ülkücüler komşularına yürümelidir. Çalınacak gönül kapılarından büyük fetih başlatılmalıdır.
Bu da Fetih ruh ve mana ikliminde kutlu iktidar yürüyüşüdür. Artık başka çare kalmamıştır.
Tek çare devleti ve milleti yönetecek, gücümüzü ihaneti defetmekte kullanacak tek başına MHP iktidarıdır.
Ordu, polis, ve her türlü kamu güçleri bu ülkenin evlatları, emir kulu insanlardır.
Ülkücüleri Taksim'e yürütmeyen AKP iktidarıdır!
Ama bu engel aslında başlayacak büyük kutlu iktidar yürüyüşün miladı olacaktır.
