Bu toprakların yetiştirdiği yerli milli fidan Muhsin Yazıcıoğlu’nun esrarengiz ölümü ile ilgili kamu vicdanı kanamaya devam ediyor. Görülen davadaki takipsizlik kararı vicdanları bir kez daha kanatmıştır. Kamuoyunda dolaşan ve kuvvetle muhtemel iddialar konusunda beklenti adaletin yerini bulacağı noktasında olmasına rağmen, sanki bir şeyler gizlenmeye, atlatılmaya ve üstü kapatılmaya çalışılan bir seyirle kamuoyu şok edici bir netice ile karşılaştı.
Bu ülke esrarengiz ölümlerle evlatlarını birer birer kaybediyor. Bu evlatların yetiştiği ümitlerin yeşerdiği gerçek milli ve manevi iklim asla çoraklaşmayacak yeni Muhsinler, yeni ülkücüler, yeni Alperenler yetişmeye devam edecektir. Şehitleri öldürürsünüz ama onların ideal ve sevdalarını yok etmeye gücünüz asla yetmeyecek, o sancak ve meşale elden ele gönülden gönüle dolaşacak, bu topraklarda kıyamete kadar Müslüman Türk yurdu kalacaktır. 
Şeytanın ancak yapacağı kahpe pusularla ancak giden faniler kervanına bir yenisini daha eklersiniz ama biz bir ölür bin diriliriz. Yanlış adrestesiniz buradan size ekmek çıkma. Nereye kadar aldatmaya, fitneye, alçak arkadan vurmaya şeytanca düzen kurmaya ve sonuç almaya, uşaklarınızı kullanmaya devam edeceksiniz? 
Ne bu ülke sahipsiz nede bu Milet yalnızdır. Birileri var bu ülke sahipleri tarafından ne pahasına olursa olsun korunacak haysiyetli bir gelecek için bedel ödemeye devam edeceğiz. Bu topraklar da bugün dünle alakalı namertlerin esemesi bile okunmuyor. Mert dayanır, namert kaçar ya kaçacak ya da bu ölümlerin hesabını filin boynuzunda olsanız bile bu millete vereceksiniz.
İnanıyoruz ki Muhsin Yazıcıoğlunun taşıdığı misyona ve onun sevdalarına tutkun, ideallere gönül verenlerin suskunluğu kendisini bir kez daha inşallah öldürmeyecektir. Kamuoyu bu dosyanın kapanmamasını, alçak tertip olduğu yolundaki ortalıkta dolaşan iddiaların soruşturulmasını, failleri adalete teslim edilmesini gerçek adaletin yerini bulmasını ivedilikle beklemektedir. 
Bu ülke yolgeçen hanı değildir. En acı olanı da İhmal ve ilgisizlik Muhsin Yazıcıoğlunu bir kez daha öldürür. Bu konuda BBP camiasının sonuç alıcı duyarlılık göstermesini merhum şehidin maneviyatına karşı vicdan borcudur.