"5.parti" konusu Türkiye'de gündem oldu. Ve bu manada AKP içinde bir hazırlık olduğu görülmektedir. AKP'li yöneticiler tedirgin olup, bu gelişmeleri yalanlayarak geçiştirmeye çalışmaktadır.
"5.parti" her halinden belli ki, Abdullah Gül odaklı bir gelişme gibi gözükmektedir. Recep Tayyip Erdoğan ile arasına büyük mesafe koyan ve Ahmet Davutoğlu ile bile atışma noktasına gelmiş Abdullah Gül'ün derinden bir hazırlık içinde olduğu anlaşılıyor. Bülent Arınç'ın son açıklamaları da gösteriyor ki, onun safı da Abdullah Gül'ün yanıdır.
Bülent Arınç'ın "Ben başkalarının yaptığı gibi size 400 vekil verin, şöyle yapacağız böyle yapacağız, başkanlık olmadı da bunlar başımıza geldi, ben milletten ne kadar oy vereceğini bilemem; herkese oy dilenciliği yapacak bir insan da değilim" demesi Recep Tayyip Erdoğan'a çok büyük göndermedir. AKP içinde büyük bir kaynama olduğu her halinden bellidir.
"5.parti" tartışmalarında AKP yöneticilerinin kendinden geçmesine şaşmamak da elde değildir. Merhum Necmettin Erbakan'ın partisi Fazilet'i milletvekili noktasında bölüp AKP'yi kurmuş olanların tripleri tam tirajı-komik bir haldir. Hele ki, bunu yaparken Abdullah Gül'ün, Bülent Arınç'ın bunlara AKP'yi kurma yolunu açtıklarını da düşündüğümüzde ne söyleyeceğimizi bilmiyoruz.
Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığının son döneminde Recep Tayyip Erdoğan'la her manada koptuğu ortadadır. O günden bugüne yaptığı tüm açıklamalara bakın her konuda farklı düşündüklerini ifade etmiştir. Recep Tayyip Erdoğan'a yakın yazarların ve AKtrollerin Abdullah Gül'e son günlerde hakaretlerini, aşağılamalarını artırması da bu ayrışmanın delilidir.
"5.parti" Abdullah Gül önderliğinde mi yoksa Abdullah Gül yönlendirmesiyle mi olacak bunu zaman gösterecek. Ama olacağı güçlü bir beklentidir.
7 Haziran'da erimeye geçen AKP'nin, 1 Kasım'da bir iç parçalanmaya doğru sürüklenmesi kimseyi şaşırtmayacaktır. Toplama bir parti olan AKP, aynı toplandığı gibi de dağılacaktır.
Bunun korkusu tüm AKP'lilere sinmiştir. AKP MKYK Üyesi ve Aydın 1. sıra milletvekili adayı Mehmet Erdem'in "1 Kasım seçimleri, aynen tarihte yaşadığımız sürecin bir benzerini bize yaşatabilir. Allah korusun. Hem Anavatan Partisi'nin yaşadığı süreci yaşatabilir, ne demek istediğimi anlayabiliyorsunuz, hem de Türkiye açısından, ülkemiz açısından tekrar ekonomik zorluklara doğru sürüklenebiliriz." sözleri buna en büyük örnektir.
Nokta Dergisi'nin AKP'nin üst düzey yöneticilerinin toplantıda yaptığı özeleştire ait olduğunu iddia ederek yayımladığı 'AKP Günlükleri' ise AKP'nin nasıl bir telaş ve dağılma süreci psikolojisi yaşadığını göstermiştir.
AKP için yolun sonu gözüküyor. AKP'de artık ne tek başına iktidardan, ne de 400 milletvekilinden bahseden vardır. Korku ve telaşla 1 Kasım'ı bekliyorlar.