Fahri Sarrafoğlu (İstanbul Seyyahı)
Şehitler olmasa biz bu yazıyı sizlerle paylaşabilir miyiz? Adım adım İstanbul’u geziyoruz ve her adım da yeni bir bilgi ile karşılaşıyoruz bize bu bilgilerin gelmesini ikram eden Rabbimize hamd eder ve sebep olanlara teşekkür ederiz. Pera Palas Otel’nin köşesinden giderken kenarda kalmış adeta duvar afişi gibi görünen bir anıt dikkatimi çekti. Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kuruluşunda önce İçişleri, daha sonra da Ticaret ve Sanayi Nazırı olarak önemli rol üstlenen devlet adamlarından biri de Behbud Han Cevanşir’in burada şehit edildiğini yazıyordu. Araştırdık ve bakın çok üzücü ve ilginç bilgilere ulaştık. İngiliz işgalinde olayın üstü nasıl kapatılmış:
AZERBAYCAN’A ÇOK HİZMET ETMİŞ BİRİ
Sovyet Azerbaycan’ı kurulduktan sonra 1921 yılında Neriman Nerimanof tarafından petrol hakkında araştırma yapmak üzere gönderildiği Almanya’ya gitmek üzere İstanbul’a gelen Cevanşir, 18 Temmuz 1921 gecesi Beyoğlu’nda Pera Palas Oteli önünde Taşnak üyesi Misak Torlakyan tarafından suikastle katledilmiştir. Torlakyan, İngiliz Divan-ı Harbi’nde yapılan yargılama sonucunda idam cezasına çarptırılmasına rağmen, akıl sağlığı yerinde olmadığı gerekçesiyle tahliye edilerek yurt dışına kaçırılmıştır.
İNGİLİZLERİN GİZLİ OYUNU
Bu cinayet davası, işgal altındaki İstanbul’da İngiliz Divanı Harbi’nde görülmüştür. Sanığın avukatları Sivas eski milletvekili, Darülfünun İngilizce Muallimi Dikran Barsamyan Efendi, Darülfünun Ceza Müderrisi Hasruyan Efendi (1873-1946) (Hamayak Hüsrevyan) ve Maltalı Doktor Miçi Efendi’dir. Hasruyan Efendi son savunmasında ‘tehcir’ olayından söz eder ve 1915 olaylarının Osmanlı yetkilileri tarafından tertiplendiğini, Ermenilerin uzak ve sağlıksız bölgelere sürgün edildiklerini ve yollarda 60 bin kişinin hayatını kaybettiğini, yerlerine varan 600 bin kişinin de zor şartlar altında yaşadıklarını anlatır.
ERMENİ YALANLARININ BELGESİ
1922 yılında İngiliz İşgal Mahkemesi’nin önünde söylenen bu sözler, bugün söylemlerinde ölü sayısını 1,5 milyona çıkaranların yalanlarını su yüzüne çıkarmaktadır. Dava 4 Ocak 1922 tarihinde sonuçlanmış ve alınan sahte bir rapor ile cezai ehliyeti olmadığı gerekçesiyle sanık Mislak Torlakyan, İngiliz İşgal Mahkemesi tarafından beraat ettirilmiştir. Ermeni Patrikliği’ne teslim edilen Mislak Torlakyan, bir Yunan vapuruna bindirilerek Pire şehrine gönderilmiştir.
ÜLKESİNE HİZMET EDEN BİR VATANSEVER
Rıza Nur Türkiye Cumhuriyeti heyet başkanı olarak Ruslarla anlaşma yapmak üzere Moskovaya gittiği sırada tanıdığı Behbuthan Cevanşir’i kitabında anlatmıştır.
Behbut Civanşir adında birini tanıdım.Genç,güzel yüzlü,fevkalade zeki ve bilgili biri.Vaktiyle Almanya’da mühendislik öğrenimi görmüş.Bolşeviklik aleyhinde imiş.Ruslardan önceki milli Azerbaycan Cumhuriyetinde vezir(bakan) imiş.Ruslar gelince kendisini hapsetmişler.Petrol rafinerilerini kimse dürüst işletememiş.
Civanşir’i çıkarıp başına geçirmeye mecbur olmuşlar. O da işi yoluna koymuş.Bu adam pek Türkçü ve vatanperver.Bana önenmli bilgiler verdi .Bu bilgiler Rusların ileri gelenlerinin kendi yanında ,sohbet ve sarhoş aleminde söyledikleri sözlerdi.Bunlardan da Stalin’in önemi ve muahedeyi yapmaya başaracağımız anlaşılıyordu.
Civanşir’i Moskovadan dönüşte Tiflis’te gördüm.O zaman Ruslar Gürcistan’ı almışlardı.Onu oradan petrol ticareti için İstanbul’a yolladılar.Civanşir zaten onların arasından kaçmak istiyordu..İstanbul’da,Beyoğlunda Pera Palas otelinde kalmış.Vaktiyle bakan iken Ermeniler Karabağ’a saldırmışlar,Türkleri katletmişler.Civanşir de asker gönderip Karabağ’ı Ermenilerden geri almış.
Bu sebeple birgün Ermeniler otelin yakınlarında zavallıyı vurup öldürdüler.Civanşir’e hala yanarım.Böyle zeki,aklıbaşında,vatansever Azeri Türk’ü görmedimdi.Çok önemli bir Türk kaybedilmişti.O zaman İstanbul’da İngilizler’in Divan-ı Harbi vardı.Ermeni’yi berat ettirdi..Güya Cevanşir,bakü’de Bakan iken Ermenileri katletmiş imiş.Berat kararına sebep budur.Gülünç şey ! Buna adalet denmez ,edepsizlik denir.Oysa iş başka.Ermeniler Azerbaycan’ı,hiç olmazsa Karabağ’ı istila etmek istiyor.larmış.Azeri hükümeti de tabii buna karşı koyuyormuş.
MEZARI YAHYA EFENDİ DE VE İŞTE MEZAR TAŞINDA YAZILANLAR
KARANLIKTAN CÜRET ALDI BİR SIRTLAN
ONUN PENÇESİNDE CAN VERDİ BİR ŞİR
BİR YIĞIN KEMİKTİR TOPRAKTA KALAN
CENNETE YÜKSELDİ BEHBUT HAN CEVANŞİR
YOLCU BU GÖRDÜĞÜN BİR MAKBER DEĞİL
ZÜLME ZEBUN OLAN HAKKIN HEYKELİ
GEÇME DUR ÖNÜNDE HÜRMETLE EĞİL
LANETLE AN HAKKA SALDIRAN ELİ
ASLA UYUMASIN BEYNİNDE KİN’İN
MUKADDES BORCUNDUR İNTİKAM ALMAK
İSTERSEN YAŞASIN MİLLETİN DİN’İN
NUR OL ZÜLMETİ BOĞ,NAR OL ZULMETİ YAK
Celal Sahir (Erozan)
Tarih-i vefatı 12 ZİLKADE 1339
18 Temmuz 1337
ŞEHİDEN VEFAT EDEN MERHUM BEHBUT HAN CEVANŞİR’İN HABGAH-I EBEDİYESİDİR.
Yevm-i Salı RUHUNA FATİHA