Küçük düşürüldüğümüzde, meydan okunduğumuzda, kızdırıldığımızda, aşağılandığımızda, aldatıldığımızda, önemsenmediğimizde, incindiğimizde kendimizi kötü hissederiz. O zaman öfkelenir ve intikam almaya çalışırız. Pek çok kişi intikamdan vazgeçmek için eğitim almadığından sonuç çok kötü olur.

Çocuklarda intikam alma yeteneği kendiliğinden gelişirken, affetme yeteneği kendiliğinden gelişmiyor. Bir arkadaşımızla kavga ettiğimizi ve sonra onu affettiğimizi çocuklarımız görmediyse kolay kolay affetmeyi öğrenemiyorlar. Bu yüzden affetmeyi öğrenmek, okuma ve matematik öğrenmek kadar önemlidir.

Bir insanın fiziksel olarak çok uzun süre öfkeli kalamayacağı bir gerçektir. Bedenimiz bu öfkenin oluşturduğu duygu yoğunluğunu sonsuza kadar destekleyemez. On beş dakikadan daha fazla öfkeli kalamayız. Fiziksel sebeplerle ara vermek zorundayız. Bedenimiz bir nişancının silahını doldurması gibi, öfke kimyasallarını da yeniden toplamak zorundadır.

Bu açıdan sabır çok önemlidir. “Allah, sabredenlerle beraberdir”(Bakara 153). Unutmamak gerekir: Pek çok vahşi suçlar ve cinayetler öfke patlaması esnasında meydana gelir. Biraz sabredebilsek ve kendimizi kontrol edebilsek yıkıcı hiçbir şey yaşamamış olacağız.

Tolstoy, İstanbul hayaliyle Bulgaristan’da bir bankta öldü! Tolstoy, İstanbul hayaliyle Bulgaristan’da bir bankta öldü!

George Herbert şu sözünü çok seviyorum: “İyi yaşamak en iyi intikamdır.” İyi yaşamaya odaklanın. Hayatınızdan zevk aldığınızda, kendiliğinizden bağışlama eğiliminde olursunuz.

Marcus Aurelius diyor ki: "İntikam almanın en iyi yolu intikam alınacak kişiye benzememektir."

Affetmek, kendimize yaptığımız bir iyiliktir. Affettiğimiz zaman bizim ve dünyamızın daha iyi olacağını unutmayalım.

Marcus AURELIUS’un şu sözleri kulağımıza küpe olsun: “Çok yakında tüm insanlar küle veya iskelete dönüşecek. İsimleri bile kalmayacak. Hayatta onca onurlandırdığımız her şey boş, çürümüş ve önemsizdir. Her şeyin, var olanların ve olacakların ne kadar çabuk yitip gittiğini sık sık düşün. Bu gerçeklere rağmen, böbürlenen, şikayet eden, feryat eden, intikam peşinde koşan, kendini boş yere perişan eden kimseye akıllı diyebilir miyiz? “

Sanki dertlerimiz çok büyükmüş ve çok uzun sürecekmiş….

Kaynaklar

• AURELIUS, Marcus. Kendime Düşünceler, çev.Y. Emre Ceren, İş Bankası Yayınları, İstanbul, 2023, s. 49.

• HALLOWELLl, Edward, Affetmek Üzerine, çev. Elif Subaş, Dharma Yayınları, İstanbul, 2005.

• ÖZKAN, Zülfikar, Beynin Mutluluğa Ayarlanması, Pozitif Yayınları, İstanbul, 2021

Zülfikar ÖZKAN

Editör: Kerim Öztürk