Bu cüreti nereden buldu?
Cami avlusu İsrail askerlerinin attığı ses ve gaz bombalarıyla savaş alanına çevrilmiştir. İsrail askerleri kirli postallarıyla mabedin mihrabını çiğnemiş ve burada ciddi tahribatlara sebebiyet vermiştir. Kur'an-ı Kerimler etrafa saçılmıştır. Açılan ateş sonucu sivillere çok ciddi zararlar verilmiş ve yaralanmalar meydana gelmiştir. Bütün mesele İsrail'in bu cüreti nereden bulduğudur. Bu kirli yolu ABD açmıştır. BOP korumasındaki şımarık çocuğu İsrail'de fırsatı ganimet saymıştır. Ve ne acıdır ki, her zaman bedel ödeyenler, can verenler, işgale uğrayanlar hep Müslümanlar oluyor. Şimdi de kutsal mekanlar saldırıya uğruyor. Kan, vahşet ve İsrail ayrılmaz bir bütündür ve ABD koruması altındadır. Buraya kadar olanları biliyoruz ve tanıyoruz. Asıl sorun, AKP'nin bu kanlı ve kirli oyundaki yeri ve rolüdür.
Bu sicille mi?
Davos'ta oynanan "van minüt" tiyatrosunun arkasına nelerin saklandığını, hangi bedellerin ödendiğini bütün dünya ibretle görmüştür. Boynunuzdaki Yahudilerden aldığınız üstün madalyasıyla tamamen İsrail'in bölgedeki varlığını ve güvenliğini teminat altına alan Büyük Ortadoğu Projesi'nin Eşbaşkanı olacaksınız. Bu BOP'lu yolda inisiyatif alıp, bölgedeki bir çok İslam ülkesinin bataklığa dönüşmesinde aktif ve etkin rol oynayacaksınız. Bu da yetmeyecek İsrail'i başta İran olmak üzere Müslüman devletlerden gelebilecek bir saldırıya karşı korumak için topraklarınıza füze savunma sistemleri yerleştireceksiniz. Irak'da 1, 5 milyon Müslümanın katledilmesine sebep olan ABD askerlerinin sağ-salim ülkelerine dönmeleri için dua edeceksiniz. Sonra da çıkıp, sanki bütün bunlar sizin siciliniz değilmiş gibi, kahramanlığa soyunacak ve güya kınama yapacaksınız.
Bedeli Müslümanlar ödüyor
Bunu bu ülkede birilerine hazmettirebilirsiniz, ama sonucu çok ağır ve acı oluyor. Bedeli Irak'da, Libya'da, Mısır'da, Suriye'de olduğu gibi Müslümanlar ödüyor. Canlarıyla ödüyorlar, ülkeleriyle ödüyorlar, varlıklarıyla ödüyorlar. 9 Türk vatandaşı kalleş bir saldırıda canından olmuş ve karşılığında, boş sözler dışında hiçbir şey yapılamamıştır. Bu akıl, bu siyaset, bu teslimiyet devam ettikçe kim bilir daha ne bedeller ödenecek, ne kadar kan akacak, hangi alçaklıklar sergilenecek? Eğer böyle olmadığını ve olmayacağını söyleyebiliyorsanız, iddia ettiğiniz gibi bir ağırlığınız, bir itibarınız varsa, hadi buyurun İsrail'i durdurun. Bırakın İsrail'i Obama istediği için kendi topraklarınızdan terörist geçmesine engel olabildiniz mi? "PKK neyse PYD'de odur" dediniz, bu sözün üzerinden henüz 2 saat geçmeden Obama'nın sopası devreye girdi ve söylediğinizin tam tersine onay vermek zorunda kaldınız. Bu vahameti, bütün dünya ve İsrail görmedi mi zannediyorsunuz?
BOP'un aslı
İsrail'i hizaya getirme masalları anlatan AKP'nin geldiği nokta, gerçekten çok ibret vericidir ve tarihe kazanmıştır. Söylenenle, daha doğrusu bu millete yutturulanla hayata geçirilen birbirinin tam yüzseksen derece tersidir. BOP'un aslının "Büyük İsrail Projesi" olduğunu zaten biliyor ve söylüyorduk. BOP Eşbaşkanlığını övünç ve itibar sayıyorsanız, kime hizmet ettiğinizi belki bir süre saklayabilirsiniz, ama gün gelir devran döner ve yaptıklarınız önünüze yığılır. Yazdığımız yazılarda, katıldığımız televizyon programlarında şu soruyu defalarca sorduk: Arap Baharı denilen yıkımların dünyada sadece ve sadece İsrail'in işini kolaylaştırması ve durumunu sağlama alması bir tesadüf müdür? Irak'tan Tunus'a, Mısır'dan Libya'ya devrilen ve Suriye ve İran gibi sırada olan ülkelerin hepsinin ortak özelliğinin İsrail için tehdit oluşturması neyle ve nasıl izah edilebilir? Şu tesadüfe bakın ki, bugün AKP'nin de talebine uygun olarak, Esad'ı ortadan kaldırmak için fırsat kollayan, belki de tek ülke İsrail'dir. Paslaşmanın mükemmelliğine bakar mısınız? BOP'un sahibi ABD tarihi boyunca bu kadar hevesli, bu kadar cevval, bu kadar amade olanını bugüne kadar bulamamıştı, bundan sonra bulabileceğini de zannetmiyorum.
Arap dünyası
Davos tiyatrolarının niye oynandığı, Arap aleminde ki kahramanlıkların ne işe yaradığı ortadadır. O alemin bugün Türkiye'ye hangi gözle baktığını, ne düşündüğünü merak eden varsa, rastgele bir Arap kanalı açsın kendi gözleriyle görsün. Irak'dan İran'a, Suriye'den Lübnan'a kadar birçoğu en büyük sorumlu olarak Türkiye'yi görmekte ve uzak durmaya çalışmaktadır. Türkiye AKP sayesinde tarihinin en derin açmazlarıyla karşı karşıyadır. İkinci dünya savaşı sırasında bile bu kadar güvensiz, bu kadar baskı altında ve bu kadar doğrudan tehdide muhatap değildik. Bölgedeki büyük karışıklığı ve güvensiz ortamı fırsat sayan İsrail, malum emellerine ulaşabilmek için fırsatı kaçırmamıştır. Gazze'de yaptığı kahpe soykırıma, şimdi de Müslüman aleminin kutsallarını çiğnemeyi ekliyor.
