Hafta sonu MHP seçim beyannamesini duyurarak, iktidara gelmesi halinde uygulayacağı politikaları ilan etti.
MHP toplumda kanayan hangi yara varsa oraya parmak basmış, sıkıntı yaşayan her sosyal kesim için hedeflerini ayağı yere sağlam basan, akılcı ve hassas bir şekilde ortaya koymuş görünmektedir.
13 yıllık AKP iktidarının toplumda açtığı yara tesir etmediği hiçbir sosyal zemin bırakmamıştır.
"Orta direk" kavramının kalmadığı, zenginin daha zengin, fakirin daha fakir olduğu bir toplumsal sıkıntı gerçeği karşısında MHP; huzurun, güvenin ve istikrarın tesisini amaçlayarak sorun yaşayan her çevrenin yine sorun yaşadığı meseleyi ortadan kaldıracak çareleri Türk Milleti'ne seçim beyannamesi ile sunmuştur.
Bu doğrultuda, bugün MHP'nin vaatlerinin bir kısmını paylaşmak istiyorum.
İşte MHP'nin iktidar olması halinde yapacakları:
- Enflasyon %6'ya düşürülecek, büyüme %6,1'e yükseltilecek, kişi başı milli gelir 13 bin dolar olacak.
- Yüksek teknoloji, yüksek katma değer ve istihdam sağlayan yatırım projelerine %100'e kadar yatırım indirimi verilecek.
- KOBİ'lerin yenileme amacıyla yapacakları makine-teçhizat ve donanım yatırımlarından KDV alınmayacak.
- Çiftçiler için mazot 1 lira 75 kuruş olacak.
- Çiftçilerin desteklenmesi amacıyla mazot gübre, ilaç, tohum, yem ve fide gibi tarımsal girdilerin üzerindeki ÖTV ve KDV kaldırılacak.
- Çiftçiler için buğday, mısır, pamuk, fındık, kayısı, üzüm, incir gibi bazı tarım ürünlerine yönelik fiyat garantisi verilecek.
- Yeni işyeri açan esnaf ve sanatkarın kendi adlarına ödedikleri sigorta primlerinin yarısı beş yıl süreyle devlet tarafından karşılanacak.
- Esnaf ve sanatkarların emekli aylığından sosyal güvenlik destek primi kesilmesi kaldırılacak.
- Askerliğini yapan gençlere yarısı geri ödemesiz olmak üzere 50 bin liraya kadar girişimcilik kredisi verilecek.
- Her ailenin en az bir ferdi iş sahibi olacak.
- Geliri bulunmayan ailelere 700 TL aile desteği verilecek.
- Elektrik şirketlerinin kusurlarından kaynaklanan kayıp kaçak bedeli vatandaştan alınmayacak.
- 200kwh elektrik tüketen ve ödeme gücü olmayanlara faturalarının %75 oranında geri ödeme yapılacak.
- Evi olmayan muhtaçlara 250 TL kira yardımı yapılacak.
- Bütün şehit yakıları işe yerleştirilecek.
- Gazilere 3600 günde emekli olma hakkı verilecek.
- Şeref aylığı brüt asgari ücret tutarına yükseltilecek.
- Emeklilere her yıl Mart ve Eylül ayında toplamda 2800 TL ödeme yapılacak.
- Emeklilerin banka promosyonu almaları sağlanacak.
- Asgari ücret net 1400 TL olacak.
- Büyükşehirlerde yaşayan asgari ücretlilere 100 TL ilave ulaşım desteği verilecek.
- Kamuda çalışan tüm taşeron işçiler, sözleşmeliler, 4/C'liler kadroya alınacaktır.
 
AKP'nin Asgari Ücret Yalanı
AKP seçim beyannamesini geride bıraktığımız Pazar günü yayınladı.
7 Haziran'da başta MHP olmak üzere toplum kesimlerine hitap eden vaatlerin ilgiyle karşılanmış olması belli ki AKP'de bir rahatsızlık yaratmış.
Zira iktidarda olmasına karşın ne emekliye, ne memura, ne taşeron işçilere ne de asgari ücretle çalışana istediğini veremeyen AKP şimdi bu açığı kapatmaya çalışıyor gibi görünmüş!
Görünmüş diyorum çünkü hakikaten son derece komik ve kendileri adına vahim bir seçim beyannamesi oluşturmuşlar.
Söylemde yalan konuşuyorlar ama beyannamede bir bakıma kendi yalanlarını kendileri ortaya çıkarıyorlar.
Örneğin asgari ücreti 1300 TL'ye çıkaracaklarını AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu dâhil pek çok AKP'li yetkili ve özellikle de yandaş basının önde gelenleri ballandıra ballandıra birkaç gündür anlatıyorlar.
Oysa AKP'nin yayınladığı seçim beyannamesinin 115. Sayfasında asgari ücretle ilgili kullanılan ifade aynen şöyle: "Önümüzdeki yıl için asgari ücreti 1300 TL'ye yükseltme yönünde Asgari Ücret Tespit Komisyonu'na teklifte bulunacağız."
Yani bu ifadeye bakarak ortaya çıkan sonuçta AKP'nin asgari ücreti 1300 TL yapmayacağı, bunun yerine 1300 TL olması için Asgari Ücret Tespit Komisyonuna teklifte bulunacağı açıkça anlaşılıyor!
Peki, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nu kim yönetiyor?
Bir önceki dönemde bu komisyonun başkanlığını AKP'li Faruk Çelik yürütüyordu.
Komisyonda da daha çok AKP'nin aklındaki ve gönlündeki oran ne ise o kabul edilerek asgari ücret tespiti yapılıyordu.
Bu durumda ortaya şu sonuç çıkıyor;
1-Ya AKP tekrar iktidara gelemeyeceğini düşündüğü ve buna inandığı için asgari ücreti 1300 TL yapmak yerine bunu teklif etmekle yetineceğini söylüyor.
2-Yada seçim arifesinde toplumu aldatıp, "biz sadece teklif edebiliriz" diyerek işten sıyırılmaya çalışıyor.
Neresinden bakarsanız bakın AKP açısından asgari ücret meselesi ellerinde kalmıştır.
Böylelikle AKP bir yalanını daha kendi eliyle kendisi ortaya çıkarmış ve dahası kabul etmiş oluyor.
İktidar için milletten yetki istiyorsanız ve millete bu yönde vaatlerini sunuyorsanız, yapamayacağınız vaatte bulunmayacaksınız yada söylediğinizin gereğini yerine getireceksiniz.
Siz milleti ne zannediyorsunuz?