Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD ziyaretiyle ilgili söylenecek yeni bir şey olduğunu sanmıyorum. Varlığını ABD'nin varlığına armağan etmiş ve geçtiğimiz yıllarda danışmanının ABD kapılarında "Lütfen şunu yapmaya çalışın... "Sömürmek" kötü bir kelime, ama kullanmak...
Bu adamdan yararlanın. Çünkü bu kişinin çok itibarı var, hem kendi inançları nedeniyle Müslüman dünyasında, hem de Batı tipi demokrasiye inanıyor. Bence onu devirmeye çalışmak, delikten aşağı koymak yerine onu kullanın... Burada ve Avrupa'da bundan yararlanmalısınız. Teklifim budur." şeklinde yalvardığı bir Başbakan portresinde zaten herşey "kullanılmak, delikten aşağıya atılmamak "üzere kurgulandığı için fazla söz zahmet olur.
"Obama dokundu, Obama espiri yaptı, Obama baktı, Obama kucakladı, Obama başını okşadı, Obama 35 odalı, 15 banyolu oda verdi, Obama askerlerine şemsiye tutturdu" şeklinde uzayıp giden sevinç çığlıkları bugüne kadar "İslamcıyım" diyen kişilerin nasıl bir balon olduğunun delili olmuştur. Milli bayramlarda Mustafa Kemal Atatürk'ün huzuruna çıkmayı büyük günah sayanların, Beyaz Saray'a yüz sürmeyi ve Obama'ya dokunmayı ibadet gibi algılaması karşısında ne söyleseniz boştur.
Recep Tayyip Erdoğanların, Egemen Bağışların Amerika'da ne konuştuklarının, ne yaptıklarının, nasıl muamele gördüklerinin inan bir önemi yoktur. Bence heyette bulunan en önemli ve acınacak haldeki kişi Numan Kurtulmuş'tu. Masanın ucuna oturan, ürkek ürkek etrafını süzen Numan Kurtulmuş'un hali Türk sinemalarındaki arabesk filmler kadar acıklı ve hüzünlüydü. AKP'ye geçmeden önce Müslümanların hakkını, hukukunu savunan Numan Kurtulmuş'un Amerika'da kendisini Ortadoğu Bölgesi'nde milyonlarca Müslümanın katilleriyle aynı masada yanyana bulmasının şaşkınlığı içindeydi. Ekibe yeni alışacak eleman görüntüsü veriyordu.
AKP-ABD ilişkilerine neler dememişti ki? Recep Tayyip Erdoğan'ın BOP Eşbaşkanlığına neler söylememişti ki?
*'AK Parti'nin internet sitesinde, 'Bizim Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da bir eşbaşkanlık görevimiz var. Başlattığımız Medeniyetler İttifakı Projesi'nin temelinde de bu vizyonumuz yer almaktadır. Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika projesindeki rolümüz bize özellikle Ortadoğu'da önemli görevler yüklemektedir. Bu projenin hedefi demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, bu bölgede yaşayan insanların refahı, mutluluğu, bu bölgede yaşayan insanların yaşam standardının yükseltilmesidir ve Türkiye bu sebeple tribünde kalan bir seyirci olamaz' ifadesi yer almaktadır.
Bu ifadenin anlamı açık değil mi? Eğer Türkiye BOP'un eşbaşkanı değilse, Sayın Başbakan bunu açıkça ifade etsin. Başbakan Erdoğan'ı, konuya ilişkin daha şeffaf, açıklayıcı ve toplumu bilgilendirici açıklamalarda bulunmaya çağırıyorum.''
***
*Sayın Başbakan BOP Eşbaşkanlığı görevinden ayrıldığını açıklamalıdır.
***
*Aslında BOP, 1970'lerden beri hazırlanan bir plan, 11 Eylülden yaklaşık bir yıl evvel hazırlanan. Chenney raporu ile uygulamaya konuluyor. Raporun adı "ABD'nin 21. Yüzyıl Küresel Hâkimiyetini Sürdürme Raporu". Raporun özeti şu: Fas'tan Endonezya'ya geniş bir coğrafyada alternatif küresel bir sesin/sözün çıkmasını önlemek... BOP dediğimiz genişletilmiş proje budur. Bu projeyi anlamadan bu bölgeye ilişkin söz söylemek mümkün değildir.
BOP aslında dört ortaklı bir koalisyondur: Amerika ve müttefikleri, İsrail, Silah tüccarları ile yedi büyük petrol şirketi…
Bu sadece petrol elde etme, sınırları değiştirme, Rusya'ya karşı, AB'ye karşı bir güç elde etme projesi değildir. BOP sadece iktisadi amaçla yapılmış bir proje de değildir. BOP bu coğrafyada Ortadoğu'dan başlayarak Uzakdoğu'ya kadar olan bölgede alternatif küresel bir gücün çıkmasını engellemek için yapılan bir projedir. O da Müslüman coğrafyasıdır. İslamafobya'nın ortaya çıkartılmasının politik amacı da budur. Özellikle Türkiye ile ilgilidir. Türkiye'yi de içine alan bir bölünme sürecini öngören bu projenin ne yazık ki Türkiye eş başkanlığını yapıyor. Türkiye'nin Büyük Orta Doğu Projesinden süratle kurtulması lazımdır."
***
*Bu çerçeve içerisinde bölge sorunlarının tamamını çözecek bir şekilde hareket etmemiz lazım, aksi takdirde yani biz böyle davranmadığımız zaman bilmem kaç bin kilometre uzaklıktan gelen güçler bu bölge üzerinde çok rahatlıkla at oynatmaya başlıyorlar. Bunun yanında BOP adı altında bize dayatılan bu program bu bölgenin daha fazla dağılması anlamına gelmektedir. Etnik olarak, mezhep olarak, siyasal görüşler olarak parçalanmasıdır.
***
*ABD, İngiltere, NATO veya İsrail'in Suriye'ye müdahalesine müsaade edilmemelidir.
***
*'ABD, Fransa ve müttefiklerin yaptıkları operasyon, Kaddafi'yi indirme operasyonu değildir, Libya'nın kaynaklarını ele geçirme operasyonudur. Bunun bir kere daha dünya kamuoyuna hatırlatılması lazım. Libya halkının özgürlüklerini düşündükleri yok.
***
*'Yıllardır Büyük Ortadoğu'dan bahsedenler, yıllardır Ortadoğu'nun model ülkesi olduklarını ifade edenler, yıllardır ritmik politikadan, reel stratejiden bahsedenler... Şimdi Sayın Başbakan, Cidde'de bir şey söylüyor, Dışişleri Bakanı Ankara'da başka bir şey söylüyor. Ortaya konulan bu dış politika zaaflarıyla Türkiye diplomasi tarihine, dış politika tarihine de belki yeni bir kavram kazandırmış oluyor, buna reel politika demezler, derlerse derlerse dream politika yani rüya, hayal politikası derler.
***
*Bu müdahale sadece Irak'la ilgili değildir. Bölgede, Türkiye de içinde olmak üzere sınır değişiklikleri olacaktır. Türkiye'nin bu konuyu defalarca düşünmesi ve savaşın çıkmaması için mücadele etmesi gerekir."
***
Numan Kurtulmuş'un çeşitli zamanlarda ABD, AKP ve Recep Tayyip Erdoğan için söylediği sözlerden bazıları bunlardır. Şimdi bu Numan Kurtulmuş yeni Müslüman katliamları için kurulan masalarda yerini almıştır. Şimdilik masa uçlarında otursa da, yakında masanın ortalarına doğru azimle gelecektir.
Numan Kurtulmuş Türk siyasetinin trajedisidir. Ona bakıp ağlamak isteyen ağlayabilir, gülmek isteyen gülebilir. Müslümanlık nutukları atmak bunlar için makamlara gelmek için sadece araçtır. Numan Kurtulmuş AKP'ye geçtiği gün aslında Türk siyasetinde biten politikacı olmuştur. Bu saatten sonra ister bakan olsun, ister Recep Tayyip Erdoğan AKP'yi ona bıraksın Numan Kurtulmuş siyasi karakter olarak biten birisidir.
O artık Recep Tayyip Erdoğan'ın klonlanmış halidir. Recep Tayyip Erdoğan AKP'yi ona gönül rahatlığı ile bırakabilir… Eğer BOP Eşbaşkanlığı kadrosunda boş yer varsa oradan da Numan Kurtulmuş'a yer açabilir.
Numan Kurtulmuş'un masa kenarlarından ortalara doğru gelmesi lazımdır. Masanın ortasına oturduğunda ABD'ye hizmette artık sınır tanımayacaktır. İlk gün ürkek ve tedirgindi… Ama bu saatten sonra istediğiniz İslam ülkesini Numan Kurtulmuş'a parmağınızla işaret edin… Numan Kurtulmuş artık füze olur uçar, bomba olur Müslümanların üzerine yağar…
YILDIRAY ÇİÇEK
Ortadoğu gazetesi