Trabzonlu kahraman polis evladımızın şehit olmasıyla sonuçlanan kanlı eylemde hükümet güdümündeki MİT ve emniyet kaynaklarının hazırladığı yeni senaryolar servise sokuldu.
“Gitarcı çocuklar” zihniyeti yine devrede!..
İntihar bombacısı Diana Ramazanova IŞİD’e yalnızca sempati duymuş. Sanki aşık olduğu, öldürülen IŞİD militanı erkek arkadaşı uğruna bir sempati besliyormuş terör örgütüne. Bunu da kanıtlamak için eski mini etekli ve başı açık fotoğraflarını piyasaya sürüyorlar. Sevgilisi öldürüldükten sonra bunalıma girmiş. İçinde bulunduğu psikolojik bozukluk uğruna sanki gelip Sultanahmet’te bombayı patlatmış. Romantik aşk hikayesinden kaynaklanan cinayet filmine çeviriyorlar işi. Utanmasalar “yanlışlıkla patlattı” bile diyecekler.
Terör ve terörist bataklığına çevrilen memleketimde namusuyla dürüst bir şekilde çalışan emniyet ve MİT görevlilerine ise göz açtırılmıyor. Bu kadrolar üzerinde yoğun bir iktidar baskısı var. İktidarın senaryolarına göre çalışırsan çalışırsın, yoksa sesini çıkarma ve git eve yat aşağı... Efkan Ala sopası her daim kafalarının üstünde...
Sultanahmet olayının üstünde ilk günden beri sürdürdüğümüz titiz gazetecilik çalışması sonucu yeni şok bilgilere ulaştım.
Sağlam ve de güvenilir MİT kaynaklarından aldığım bilgilere göre Sultanahmet’teki canlı bomba eylemi kesinlikle IŞİD saldırısı. Diana Ramazanova da sempatizan değil IŞİD militanı. Kaynaklardan bizzat dinlediklerimden kısa özet aktarayım, siz de kararınızı ona göre verin;
“Türkiye’de bin 200 IŞİD militanı var. MİT ve polis, yerlerini, adreslerini biliyor. Gaziantep, Urfa, Kilis, Konya, Van ve bir çok yerde silah depoları var. Buralarda uzun namlulu silahlar ve bombalar C-4 tipi patlayıcılar gömülü. Ancak korkudan operasyon yapılamıyor. Çünkü aynı anda eş zamanlı yapılması gerekiyor. Hükümet buna izin vermiyor.
Sultanahmet’te patlayan kadın IŞİD militanı. MİT’in ve emniyetin elinde kadının IŞİD kamplarındaki eğitimi sırasında ve siyah bayraklı fotoğrafı var. Canlı bombanın cesedinde bir de yazılı mesaj bulundu; IŞİD eylemi olduğuna ilişkin. Bilgiler sızdırılacaktı. Hükümet bunların basına verilmesini son anda engelledi.”
Şimdi soruyorum;
* Sultanahmet’te gerçekleşen canlı bomba eylemindeki gerçekler neden saklanıyor?..
* Canlı bombanın Diana Ramazanova olduğu ilk gün belirlenmesine rağmen neden manipülasyon yapıldı?..
* Diana Ramazanova’nın üstünden çıktığı iddia edilen mesajda neler yazıyordu?..
* Devletin elinde IŞİD canlı bombaları ile ilgili hangi duyumlar ve de bilgiler var?..
* Devletin güvenlik ve istihbarat birimlerinde somut belgeler olmasına rağmen IŞİD’in hücre evlerine ve de silah depolarına neden girilemiyor?..
* Türkiye’deki IŞİD gerçekleri neden kamuoyundan saklanıyor?..
* İktidar IŞİD’in üzerine neden gidemiyor?..
* Yoksa IŞİD ile de mi “çözüm süreci” yürütülüyor... Bilemediğimiz Oslo benzeri bir şeyler mi var?..
* IŞİD’in el altından PKK’ya silah desteği yaptığına dair iddialar ne kadar gerçeği yansıtıyor?..
* Bölgemizdeki IŞİD hamisi bazı ailelerle, Türkiye’deki bazı siyasilerin ilişkilerinin türü ve seviyesi nedir?..
Bunları bilmemiz gerekiyor...
Yoksa Suriyeli Hafız Esad’a rahmet okur hale geleceğiz!.