Eğer "evdeki Yüze 40" doğru söylüyorsa, cinayetler dahil bu işlerin tamamı Erdoğan'ın işidir.
Öyle ya!.. Adamlara ne dersek diyelim hemen: "Merak etmeyin… Bütün işler ustanın kontrolü altında yürüyor!.." demiyorlar mı?
"Sıkıntı yapmayın!.. Çözüm mözüm yok Usta şimdi PKK'yı kandırıyor; ne kadar az kan dökülürse o kadar iyi!.." demiyorlar mı?
Biz: "Efendi, bu işlere kafanız basmıyor! Bak söylemedi demeyin memleket elden gidiyor!.. dedikçe:
"Adam, boşuna heyecan yapıyorsunuz!.. Eskiden askeriyede karanlık işler dönüyordu; MİT kafasına göre takılıyordu, yargıda Moğultaycılar vardı, emniyete paralelciler sızmıştı!.." diye efelenmiyorlar mı?..
Biz, "bakın tuttuğunuz yol yol değil, terör azıyor, komşulardan bir baş soğan isteyecek yüzümüz kalmadı! Sizin adam fazla yalpa yapıyor. Aynı anda ABD, Rusya, Almanya, İsrail, Mısır, İran, Irak, Suriye ve Libya'yı karşınıza almayı nasıl becerebildiniz?.. dedikçe:
"Abatmayın!.. Bizim usta hepsini hakladı, muma çevirdi. Siyaset dünyası artık onun iki dudağının arasında dönüyor!.. O bir dünya lideri!.." diye bizi terslemiyorlar mı?..
O zaman patlamayı da sen yaptın kardeşim!..
Madem ki bu kadar sahaya hakimsiniz!..Her topu orta sahadan doksana takıyorsunuz!..
Altı pastan giren bu golü de siz atmış olmalısınız!..
Biz içimizdeki vatan-milletsevgisinden dolayı böyle sert geri paslar, Ankara'ya doğru analizler yapmadıkça siz şımardıkça şımardınız!..
     Dün akşam yandaş medyanın aptal sarışını: "MHP herşeye hayır diyor, öyleyse askeri darbe istiyor!" gibi sözler geveliyordu. Bu deve dişi sözler son zamanlarda bedevilerin gözdesi… 
     İhaleci patrona yaranabilmek için bu kadar günaha bulaşmış başka bir nesil yoktur. 
İki dakika önce resmi bir görüşme yaptığı adamın dedikodusunu yapan, ertesi gün görüşmeyi dışarı çarpıtarak aktaran bir laf ebesiyle Devlet bey neyi görüşecek?..
     Kılıçdaroğlu görüştü de ne oldu? Konuşmayı seçim siyasetine alet ettiniz. İlkokul çocuklarını geçenkarşılıklı suçlamalarla siyaset kurumunu müsamere sahnesine çevirdiniz.
Elimde 24 Ağustos 2015 tarihli bir makale var. ABD'nin saygın strateji analistlerinden William Engdahl, "New Eastern Outlook" adlı bir e-dergide "Erdogan's Dirty and Dangerous ISIS Game" (Erdoğan'ın Kirli ve Tehlikeli IŞİD Oyunu) başlığıyla kaleme almış ve bazı ciddi haber sitelerinde de aynı başlıkla yayınlanmış.
     Beni makaleden Avustralya'da yaşayan DTCF'li Ülküdaşım F. Çetiner haberdar etti.İçeriğine girmeden önce başka bir şeye dikkat çekmek istiyorum. Bir yıl kadar önce aynı yazar, "IŞİD'in bir CIA-NATO operasyonu" olduğunu söylemiş ve bu analiz, Sabah'tan Oda TV'ye kadar Türk basınının bütün manşetlerine taşınmıştı. 
Oysa şimdi görüyoruz ki Engdahl'in Erdoğan'la ilgili makalesinin üzerinden 45 gün geçmiş olmasına rağmen başlığın aynen tercüme edildiği bir iktibasa biz rastlamadık.
     İlk makalesinde:"IŞİD'in 2012'de Ürdün'ün Safavi kentindeki bir CIA-Özel Kuvvetler eğitim kampında eğitilmeye başlandığını ve bu kampın ABD, Türk ve Ürdünlü istihbaratçılarca yönetildiğine" dikkat çeken William Engdahl, aradan geçen üç yılın bazı şeyleri değiştirdiğini iddia ediyor.
     Engdahl'e göre: "IŞİD Militanları, ABD ve İsrail tarafından eğitiliyordu; ama son 3 yıldır Türk Özel Kuvvetleri tarafından Konya'da gizli bir yerde eğitiliyorlar. Amerika, Suudi Arabistan ve Katar IŞİD'le bağlarını kopardıkları halde Türkiye, IŞİD'i desteklemeye devam ediyor."
Ve şimdi istihbari boyutta ve stratejik sebeplerle de olsa herkesten fazla desteklediğimiz IŞİD'le geçen üç yılın bize nelere mal olduğuna bakalım:
1- PKK, IŞİD'e karşı savaştırılıp teröristten "kahraman müttefikliğe" doğru serpildi.
2- Bu arada Kerkük'ün denetimi Kürtlerin eline geçti. Halbuki Körfez Savaşından beri Kerkük'te bir oldubittiye izin vermeyen Türkiye, Irak'ın toprak bütünlüğünü bozacak bu son adımını önlemişti.IŞİD bahanesiyle Musul, Kerkük ve Sincar Türkmenleri dağıtıldı.
3- ABD ve İsrail, İran ve Rusya'ya sıcak bakan Başbakan Nuri El Maliki'den kurtuldu.
4-Akdeniz'e hedeflenen Kürt koridoru canlı tutuldu. IŞİD'in tasfiyesinden sonra Kuzey Suriye'nin PYD'dekalmasıamaçlanıyordu.
5- IŞİD kullanışlı hale gelene kadar Musul Başkonsololuğu baskınıyla Türkiye'nin IŞİD'e karşı hareketi önlendi.
6-  Sonra Erdoğan'ın IŞİD'e yardım etmesi sağlandı, sonra da MİT tırları hadisesiyle, suçüstü yapılan Erdoğan yönetiminin ağzı kapatıldı.
     IŞİD'in ABD'nin yeni El Kaidesi, avcı kekliği olduğunda şüphemiz yok. Bizim derdimiz, Türkiye'nin Irak veya Afganistan olmasını önlemek…
     Erdoğan'ın her şeye hakim olduğu yalanını bir an önce bırakın!.. Yoksa bütün kirli işler onun üzerine kalır da sonra Kaddafi olmaktan kurtaramazsınız!..