Bir insan Milliyetçi mi, Muhafazakâr mı, Sosyalist mi, Liberal mi yoksa başka bir şey midir, ait olduğu sosyal gurubu kendisiyle konuşurken kullandığı literatür ve terminolojiden tanımak ve tesbit etmek mümkündür..
Her sosyal gurubun klişe hâline gelmiş kelimeleri ve beylik cümleleri vardır, Milliyetçiler, Devlet, Millet, Vatan, Bayrak ve Ahlâk, Muhafazakârlar, Din, İmân, İbâdet, Ahiret ve Ahlâk, Sosyalistler İşçi, Emek, Eşitlik, Sınıf ve Sosyalist Ahlâk, Liberaller Sermaye, Yatırım, Para, İhracat, İthalât ve İş Âhlâkı diye söze başlar ve konuşurlar..
Bütün sosyal gurupların adına ne denirse densin, Milli Ahlâk, Dini Ahlâk, Sosyalist Ahlâk, İş Âhlâkı vesaire gibi, tüm sosyal katmanların ortak paydasının "Ahlâk" olduğu görülecektir, zira Ahlâk fıtri bir olgudur, insanın doğasında ve dokusunda vardır, ait olduğu fikri, felsefi, düşünsel yada ideolojik guruba bağlı olmaksızın her insan Ahlâk olgusunu zikretmek mecburiyetindedir..
O kadar ki, Ahlâkı olmayan bir Milliyetçi, Milliyetçi olarak kabul edilemez, Ahlâkı bulunmayan bir Muhafazakâr düşünülemez, Ahlâksız bir Sosyalistten bahsedilemez, diğer sosyal guruplara nazaran her ne kadar larç ve esnek olsa da bir Liberalin de bir Ahlâk anlayışı vardır..
Bugün bütün insanlıkla birlikte olmak üzere bizim toplumumuzun da ciddi bir Ahlâk sorunu olduğunu söylemek olasıdır, zira bütün herkesin kendisini ifâde ettiği klişeleşmiş kavram ve beylik cümlelerin de yerini değiştirdiği, karman-çorman olduğu, anlamsızlaştığı bir dünyada "Ahlâk" olgusu sabit konumunu ve pozisyonunu da sürdürmektedir..
Ahlâkı besleyen en önemli unsur da "Dürüstlük" olarak öne çıkmaktadır, mutlak bir dürüstlüğün olmadığı yerde -Adı her ne olursa olsun- Ahlâk'tan söz etmenin imkânı yoktur, mümkün değildir, o itibarla dürüst olmayan bir insanın şu yada bu sosyal guruptan olmasının hiç bir anlamı da bulunmamaktadır, çünkü Ahlâk her şeydir, o olmazsa olmaz..
Bekir GÜL